Vakti zamanında hangi hıyar tarafından bir araya getirildi bilmiyorum ama; bu sözü bir araya getirip milli eğitime koyan kişi;
dini ve dinin emirlerini kesinlikle doğru anlamamıştır; çünkü ayette,
"Onlara: "Allah'ın indirdiğine uyun." dendiği vakit de: "Yok, atalarımızı neyin üzerinde bulduysak ona uyarız." dediler. Ya ataları bir şeye akıl erdiremez ve doğruyu seçemez idiyseler de mi onlara uyacaklar?" (Bakara,170)
"Onlara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) ve Peygamber’e gelin” denildiğinde onlar, “Babalarımızı üzerinde bulduğumuz din bize yeter” derler. Peki ya babaları bir şey bilmiyor ve doğru yolu bulamamış olsalar da mı?" (Maide 104)
Kültür kelimesinin tanımını ise TDK "sim Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, " şeklinde yapmış, yani nesilden nesile aktarılan şey diyebiliriz.
Fakat yukarıda Allah bize mealen diyor ki "siz öğrenin, siz! Babalarınızın yanlış yolda olmadığını nereden biliyorsunuz?"
Elhasıl din bir yaşayış biçimidir, kültür değildir.
Not: Teolog değilim, dersimizde teoloji değil sözlük. Sevgiler sözlük.
Edit: Lisede çok şeker bir hocamız vardı, soruları çok basit soran. Sınavdan sonra girdi sınıfa elinde açıklanmış sınav kağıtları ile.
"Engin kim?" diye sordu. Ayağa kalktı, gururlu bir şekilde Engin arkadaşımız...
Sırıtan bir eda ile
"Ben, hocam"
"Engin 70, geri kalan 100 oturabilirsin Engin." Kopmuştuk tabi.