rusya ile aramızda yaşanan olaylardan sonra bugün içinde bulunduğum halet-i ruhiye. diyorum bu sabah neden erken uyandım acaba. çok canım sıkılıyordu böyle. belki de bu yüzdendi bilemeyiz. şimdi, işin batıl kısmını geçersek, bu çok can sıkıcı bir durum bunu kabul edelim. tahminimce yüksek ihtimalle öyle hemen bildiğimiz bir savaşa falan girmeyiz, olmaz öyle o işler. ancak bundan sonra psikolojik bir savaşın içerisinde olacağımız kesinlikle aşikar. şunu şu saatten itibaren tamamen kabul edelim ki bir çok dünya devleti tarafından "terör destekçisi ülke" ifadesi ile anılacağız. hem de aklınıza gelebilecek her alanda, en alakasız alanlar da buna dahil. bunu artık uzun bir süre kimse değiştiremez. bu, savaştan bile daha çok önem verilmesi gereken bir husus. bu bir nevi eldeki kristal saflığında ve salatalık şeklinde duran bir savaş kozudur. ne zaman çıkarılıp masaya vurulacağını ise sevgili putin'e sormak lazım. özetle pek de iyiye gitmiyoruz, üzgünüm.
bazılarımız bu ülkeyi sevdikçe, yine bazıları hiç farkında olmadan hep aksine davrandı ve şu an bu olayların yaşanmasına zaman içerisinde ve dolaylı yoldan destek oldu. farkında olsalar hadi neyse diyeceğim ama, zaten az bir kısmı da farkında, ama ben ömrü hayatım boyunca böyle bir cahillik görmedim. kendileri için iki çift söz söyleyecek olursak: artık çok geç ve bunu kabul etmekte zorlanıyorsunuz biliyorum, o da zor bir psikoloji, kandırıldığını kabul etmek insanı sinirlendirir, insan bunu hazmedemez, zordur. ama benim umurumda değildir. peki ben de sizin gibi yanacak mıyım? evet hem de yok yere.
sorumlusu mu? bana bakmayın. ayrıca bu ifadeyi bu ülkedeki 18 yaş üstü bireylerden en az 30 milyon kişi söyleyecektir buna inanın. şimdi geri kalan 18 yaş üstü milyonlar düşünsün.