Yeri geldiğinde tasasını, yeri geldiğini mutluluğunu sahiplenecek bir adam yerine bizzat kadının kendisini sahiplenecek olan bir barzoyu isteyen kadındır.
Ayağına takılan taştan, kem gözlerden, hırlısından hırsızından koruyacak bir adam yerine, sadece saçı başı açılacak diye koruyan bir adamla birlikte olmak isteyen kadındır.
Bir kadın bedeninde doğmuş erkek olduğunu fark ettiğinde özgürce kendisiyle benzer beden sahibi birine sarılabilecek, sevişebilecekken öldürülmek isteyen kadındır.
Dans etmek, şarkı söylemek, kahkaha atmak, an geldiğinde ağlamak yerine yerine çarşaf giymek, sen sus gibi sözlere maruz kalmak, gizli gizli ağlamak isteyen kadındır.
Kapısını açan, yol veren bir erkek yerine kocasının arkasından başı önünde yürümek isteyen kadındır.
Özgürlük değil tutsaklık istiyordur.
Var olmak değil yaşama değer katmak değil alınıp satılmak istiyordur.
Istemediği bir adamla ki bu kocası bile olabilir sevişmeyi reddebilecekken allah dan onaylı kocası tarafından tecavuze ugramak isteyen kadindir.
Insan değil malzeme olmak isteyen kadindir.
Tanrı'nın bile erkek olduğu bir dünya'da kadın olup savaşmak yerine kocaman bir cehaletle ölüp bitmek isteyen kadındır.
Sevdiği adamın ellerine dokundu diye, optu diye, sarildi diye, sevisti diye mutlu yarinlar beklemek yerine taşlanarak kirbaçlanarak oldurulmek isteyen kadindir.
Doğru olanı yapmak yerine 1400 yıl önce on dokuz "kadını" olan bir adamin yazdigi kitapta yazili olamlari yapmak isteyen kadindir.