her seçim dönemi milliyetçi seçim sonrası kürtçü olmalarından ve bundan hiç gocunmayacak kadar yüzsüz olmalarından o kadar bıktık ki...
--- alıntı ----
AKP'nin Truva atı Leyla Zana'nın başta Abdullah Gül olmak üzere AKP'nin yoğun katkılarıyla 2004 Haziran'ında nasıl hapisten tahliye edildiğini hatırlayalım. Zana'nın "çözüm sürecinde" R. Erdoğan'ın gizli diplomatı olarak hiç kamuoyunun önüne çıkmadan, Barzani-Kandil-imralı-Ankara hattında nasıl bir sinsi diplomasi yürüttüğünü de dip not olarak koyup önceki günkü ince ayrıntılara gelelim. Leyla Zana, (görüntülere tekrar bakın-aht-) yemine başlamadan önce kafasını sola doğru kaldırıp Kürtçe, "onurlu ve kalıcı bir barış umuduyla" ifadelerini kullandı. Kafasını kaldırıp bu sözleri söylediği yer neresiydi? R. Erdoğan'ın oturup yemin törenini izlediği Cumhurbaşkanlığı locası. R. Erdoğan da zaten Zana'nın ardından töreni izlemeyi bırakıp Meclis'ten ayrıldı. 1 Kasım seçimleri öncesinde Milliyetçilik konusunda mangalda kül bırakmayan Erdoğan, tepkisi sorulunca ne hikmetse cevap vermedi. Gelelim aynı Leyla Zana ile ilgili bir ince detaya daha; kendisi 7 Haziran seçimi ardından yapılan yemin töreninde aynı metne sadık kalarak yemin etmişti. Acaba 5 ayda ne değişti?.. Tabii ki tüm soruların cevabını 1 Kasım seçimleri öncesinde AKP ile HDP'nin yaptığı ince ayarlı gizli mutabakatın sonuçlarını sahada görerek bulacağız.