Türkiye'yi yalnızca kendisinin yönetebileceğine inanan, tipik ittihatçı geleneğini 21. yüzyılda sürdürebileceğini düşünen, gazeteciliği darbe yapabilme aracı olarak kullanan türk yarıaydınıdır.
Geldiği darbeci gelenek nedeniyle, kışlada yatıp kalkmaktan utanmaz.
mantığı çürük olduğundan, ondan bundan azar işitir. Azarlanmaya aldırmayacak kadar da pişkindir.
Örneğin,ntv'de ki siyasette çıkış arayışları programında, gazeteci mustafa karaalioğlu ile diyaloğu:
mustafa balbay : sayın mustafa karaalioğlu ak parti genel merkezinden gelmiş gibi konuşuyorsunuz.
mustafa karaalioğlu: balbay... ben ak parti genel merkezi'nden de, chp'den de, dsp'den de mhp'den de gelirim. tıpkı geçmiş yıllarda mesut yılmaz'ın döneminde anap genel merkezi'nden geldiğim gibi. bundan gocunmuyorum. çünkü senin gibi genelkurmay başkanlığı'ndan gelmiyorum.
amerikayı övmeye çalışırken, dünyadaki birçok anayasanın amerika tarafından oluşturulduğunu belirttiğinde, bir akademisyen, ırak anayasasının da amerika tarafından oluşturulduğunu belirtince, danganak kalakalmıştır.
tuncay özkangillerdendir.
Özden Örnek’i örnek alıp, darbe günlüğü tutan adamdır.
günlük tutmasının nedeni, ilerde gerçekleşebilecek bir askeri darbede (Onan göre devrim.) ne yararları olduğunu sıralamak olsa gerek.
günlüklerinden anlaşıldığı kadarıyla Jandarma G. Komutanı şener eruygur'u yönlendirme konusunda oldukça başarılı olmuştur. Jandarma kışlasının Karavanasına yazılması da, bu döneme denk gelir..
"genç subaylar rahatsız" başlığını attığı günlerde, kurmay subaylarla enseye şaplak, popoya parmak olduğunu övünerek anlatandır.
Hapsedilince de, ağlayandır.
Hapisten kurtulma yolu olarak Altı Kazık Partisi'nden milletvekili olmak için, genel başkana, ona yakın olanlara az yalvarmamıştır.
Halihazırda, düşman olduğu milletin vekilliğini yapmaktan, utanmayandır.
Ve devamında, kendisini kurtaran genel başkana karşı, tırışkadan genel başkan adayıdır.
Aslında genel başkanlığı, o partiye nasıl yakışır, anlatamam.