Türk devlet geleneğinden oldukça etkilenmiş eski bir hükümran.
ancak hakkında cüveyni'nin tarih-i cihan güşa adlı eserinde aktardığı şu kısım, oğuznamelerde de olup dikkatimi oldukça çekmiştir.
cengiz çocuklarını topluyor ve eline bir ok alıyor, kırıyor; sonra bir fazlasını alıyor, kırıyor; kıramayacağı kadar aldıktan sonra işte böyle birlik içinde olursanız kaybetmezsiniz diyor.
bu osmanlı dönemi oğuznamelerinde de olan bir kısımdır. oğuz han çocuklarını çağırır ve o aynı konuşmayı yapar.
ancak bu hikaye osmanlı döneminde cengizilerden üstün olduklarını ve tahtta oğuz'un neslinden kayıların olması gerektiği anlayışına dayanan bir söylencedir. islam öncesi oğuz kağan destanında bunu görmedim, islam sonrasında var. bunu cengiz han'dan mı aldık yoksa o mu bizden aldı pek bilemiyorum ancak bizim vermiş olmamız daha ihtimal dahilinde.
ayrıca oğullarından ögeday'a olması lazım bir kesiş gelir ve babasını rüyasında gördüğünü hristiyanlığa geçtiğini söyler(uygurca söyler bunu zira devlet dili türkçedir.) ögeday ona babasıyla hangi dilde konuştuğunu sorar ve keşiş ''uygurca'' cevabını verir. ögeday ''babam moğolcadan başka dil bilmezdi'' der.
neyse bunlar kalsın burada niye yazdım bilmiyorum.