adını yazamadığım tek korku yönetmeninden güzel bir gerilim. altıncı his'ten bu yana, işaretler'i saymazsak, hintli abi cepten yiyordu biraz. bu film el kamerasıyla çekilen film türünün keyifli ve gerilimli bir örneği olmuş. tamam filmde güldüğümüz yerler var ama bu film başrolünde bir ergenin olmasından dolayı, diyaloglardan kaynaklanan zıpırlıkları içeriyor, komedi türüne sokamayız.
dikkatli seyirci, filmin gizemini, ortalara doğru çözecektir muhtemelen. baş roldeki sarışın erkek çocuk hangi filmde vardı, çözemedim, bir yerden hatırlıyorum ama...
filmden çıkarılacak derslere gelirsek:
- çoluğunu çocuğunu yanlarında kendin olmadan kırsalda oturan dedelerin ninelerin yanına gönderme!
- ninenin evinde kalırken, sana 9.buçukta yat diyorsa, yat, korku filmine konu olma.
- herkese kamera uzatma, bazıları hemen aktörlüğe başlıyor, tirat geçiyor.
- çok bilmiş bir erkek kardeşi olmak çok iyi bir şey değildir, hele rap seviyorsa.
- bahçede ağaca asılmış birini gördüğünde, hiçbir şey olmamış gibi yahtzee oynama, bir an önce sıvış...
- akıl hastanesinde gönüllü olarak çalışma, başka yer mi yok!