şimdi bazı konuları bazı zamanlarda bazı insanlara bilal'e anlatır gibi anlatmak lazım. evet artık literatürümüzde böyle bir anlatma tarzı var. güzel, akıcı, anlaşılır, kuşkusuz 7 yaşında bir çocuğun bile anlayacağı şekilde anlatmanın karşılığı sanırım. belki de 4-6 yaş aralığı bilemedim şimdi. neyse...
kastettiğimiz birileri kim;
hemen özetleyelim hedef kitle vatansızlar başta olmak üzere, dinciler (dindar insanlar demiyorum bak), laikçiler diyenler (ki laikçi ne amk), ulusalcılar diye ötekileştirenler, federasyoncular, özerkçiler ve şüphesiz hırsızlarla, yolsuzluk sevdalıları.
ne demişti atatürk cumhuriyeti kurarken ilkelerinde cumhuriyetçilik, laiklik, halkçılık, milliyetçilik, devletçilik, inkılapçılık.
hangi biri bu ilkelerin bu vatanın zararına?
laiklikdini siyaset için aracı kullananların en korktuğu şey. tayyip ve saz arkadaşları. cemaat 30 senedir devlete nüfuz ederken akp iktidarı 10 yıl boyunca devleti cemaate verdi. bakma şimdi çırpınıyorlar beyhude. yüce divan kapıda. kaçış yok.
cumhuriyetçilik. yahu adı üzerinde zaten. yoruma açık bir konu mu bu? değil.
halkçılık işte önemli husus bu. bu ülke son 13 senedir aynı parti tarafından yönetiliyor. halkçılık anlamında son 13 senede bu iktidar ne yaptı? halk o kadar dengesiz bir profile sahip ki zengin 13 senede çok zenginleşti, fakir çok fakirleşti, orta sınıf vardı bir dönem o da kalmadı. orta sınıf diye bir kavram yok şu anda. herkes geçim derdinde.
milliyetçilik bunu da tek bir partiye parsellemek ne büyük bir yanlış. yahu güneydoğu'da vatansever kürt gençleri yok mu? vatanı için şehit olan kürt gençler yok mu? bu ülkenin tüm insanları için geçerlidir bu kavram. etnik köken fark etmeksizin. ne bir partiye mal edilebilir ne de tek bir siyasi lidere. zira atatürk'ün ilkesi bu konuda sabittir.
devletçilik ve milliyetçilik konusunda bir şeyler yazmaya gerek görmüyorum zira son derece açık şeyler. ama bir copy paste yapalım "bilal'e anlatır gibi anlatmak ek ders" şeklinde...
