yazık! hem kıyasıya harcıyorsun kendini,
hem gönlün yeltenmiyor hiç kimseyi sevmeye.
biliyorsun, saymakla bitmez sevenler seni,
ama besbelli sen aşk duymuyorsun kimseye.
öldüren bir nefrettir yüreğindeki şeytan:
hiç umurunda değil kazsan kendi kuyunu,
çekinmezsin güzelim canevini yıkmaktan
onarmak olmalıyken asıl amacın onu.
sen tutum değiştir de cayayım düşüncemden,
yumuşak bir sevgi koy nefret yerine bir yol;
göründüğün gibi ol: cömert, sıcak, sevecen;
hiç değilse kendine yumuşak yürekli ol.
aşkım uğruna bir ‘sen’ daha yarat kendine:
güzellik onda veya sende yaşasın yine.