şöyle ki: ilk gittiğim zamanlar. dil bilmiyorum. marketten bir şeyler aldım. bilmediğimden her şeyi üstündeki resme bakıp alıyorum. inek resmi süt ve süt ürünleri demek. Saç teli şampuan demek, ayçiçeği çekirdek demek vs. abuk subuk bir sürü şey alıp kasaya yöneldim. kız bir şeyler diyor ama anlamıyorum. gülümseyerek kafa sallamaktan başka bi bok yaptığım yok. neyse parayı ödedim çıkacağım, aldıklarım kasadan geçti öylece duruyor. kasiyere, Dizinin önündeki poşetleri işaret ediyorum sinirli sinirli bir şeyler diyor. lan ben de sinirlendim amk. versene koduğum poşetleri diyorum ben bağırdıkça o da bağırıyor. senin de poşetinin de amına koyim dedim. aldıklarımı bağrıma basıp çıktım marketten. ertesi gün mühendisler uyandırdı amk. poşet paralıymış. aldıkların kasadan geçerken "paket" tarzı bir kelime kullanmam gerekiyormuş. öğrendik de kurtulduk.