Ahlakını bile kur an a göre taşayıp sonra da onu beğenmeyen çelişkili yazar beyanıdır. Kur a nı insan haklarına uydurmaya çalışıyormuşuz. Cahilliğin bu kadarı da insana pes dedirtecek bşr durum. Antep te üretilen bir malın, istanbul a gidip tekrar Anadolu ya istanbul malı diye girmesine benziyor bu durum.
Şu soruların cevabını vere bilirmisiniz?
adam öldürmek, hırsızlık, faiz, zina, yolsuzluk, yandaşlık, topilcilik, yalan söylemek, hileli ticaret, komşusu aç ken tok yatmak eşcinselliğin yasaklığı bunlar ilahi kitapların sınırları değilmi?
Şimdi sormak lazım bunların dışında, kur an ve sünnet e olmayan bilimin kattığı güzel bir ahlak ın delilini getirin o zaman.
Diğer taraftan kur an ve hükümleri artık müslümanlar ın elinde değil. Kur an artık bireyi, aileyi, toplumu ve devleti yönetmek yerine; mezarlıklarda, mevlid törenlerinde sadece arapça lafız la manasız kuru kuru okunan bir kitap haline geldi.
Diğer taraftan kur an bir bilim kitabı değildir. Lakin bilmin sonunu göstererek insanı şaşırtır. Yıldızlar ve gök hakkında, ana rahmi ve hareket eden dağlar, acı tatlı bir birine karışmayan sular, parmak ucu v.s bir çok bilimin yeni keşfettiği buluşları söyler ve insanı etkiler.
Yanlız islam ı bağrımıza basıyor müslümanları size iade ediyoruz. Çüki bu cahil ve geri kalmış zümre kur an ın değil, laik kafa nın eseri dir. Adamlar bundan iki yüz yıl önce dünyanın en ileri medeniyeti idiler. Sonra o kitabın emrin den uaklaşıp dağıldılar. Sonra siz onlar ı laik leştirdiniz. Batı nın kölesi haline getirdiniz. Oysa " düşmanların silah ı ile teknolojisi ile donanmak" kur an emridir. Ee siz milleti laik ettiniz, giyim, kuşam ve yaşam şekli ile çağdaş ettiniz. Oysa manevi değerler yerinde kalıp teknolojı babında çağdaşlık göstemeliydiniz.
Evet müslüman ım diyenler cahil, miskin ve kur an dışı yaşıyor. Lakin bu kur an ın suçu değil sizin ve bizim suçumuz.
