Paris düşerken'in yazarı Sovyetli ilya ehrenburg'un harika bir romanıdır. Kendisi bu romanla 2. Kez stalin ödülünü kazanmıştır.
Romanda 2. Dünya Savaşı tek perspektiften değil çokça karakter kullanılarak neredeyse savaşa giren her ülkenin halkının gözünden anlatılmıştır. Hafif Sovyet propagandası hissediliyor tabi ki ama yine de mükemmel bir roman olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
ilk kez okuyacaklara tavsiye, post-it kullanın. O kadar çok benzer isimli karakter var ki, her bölümde o kadar farklı yerlerdeki olaylar anlatılıyor ki, hatırlamakta zorlanabilirsiniz. 2. Kez okuduğumda tam olarak anlayabildim olay akışını ve karakterleri. Belki de benim beynim basmadı bilemiyorum. Hele bir bab-ı yar katliamı anlatıyor ki ehrenburg usta, gözünüzün önünde canlanıyor her sahne. Savaş filmi izler gibi hissettirecek bir roman. Şiddetle tavsiye ediyorum.