ezan okunurken müzik dinlemek günah değildir tabi. saygı meselesidir ama müzik dinleyene "saygısız" denecek şekilde bir saygısızlık da değildir.
ama biz toplum halinde yaşıyoruz. en "asi" kesilen insan bile yalnız takılınca melankoli kesiliyor dünyanın böyle devranın vs. sikmesini biliyor. ama toplumsal olarak insanların saygı duyduğu bir konudan bahsederken "bana ne kardeşim onların sorunu" demek biraz nankörlük. haa yalnız başına istediğini yap. yanında arkadaşın olunca da çal, eğer arkadaşın rahatsız oluyorsa "kardeş ezan okunuyor biraz kısabilir misin" diyorsa kısman inancın olmasa bile senin "insanlık", "hoşgörü" değerleri açısından zengin biri olduğunu gösterir.
ama arkadaşın tutup da "kıssana lan beynamaz, utanmıyor musun" derse ona karşı yapacağın her davranışa sesimi çıkarmam. bir kötek de ben vururum.
evet ezan namaza çağrıdır ama mesela ben "her ne kadar namaz kılmıyorsam, her ne kadar fazla dini bütün biri değilsem" de onu dinlemek isterim. yani "hem namaza gitmiyorsun hem ezana saygı diye bık bıklıyorsun" diyenler her zaman arkasına sığındıkları "parayla imanın kimde olduğu belli olmaz", "önemli olan niyettir" sözleriyle çeliştiklerinin farkında değildirler. evet o sözler tamamen doğrudur.
bizim milletimizde her şeyi bir genelleme huyuh var. yüzde 90 küsürü müslüman olan bir ülkede bir kafede eğer ezan okunurken bangır bangır müzik çaldırılıyorsa benim umrumda olmaz. canımı sıkar ama gidip karışmam. ama ya diğer yüzde doksan? birisi gidip "ya ezan okunurken sesini kıssanız seviniriz" diyebilir. kısmazsanız size bir şey olmaz, ama kısarsanız o ricada bulunan kişinin gözünde büyürsünüz. ama aşırı dinci biri yaptırım yaptıracak bir şekilde size hakaretler de sıralayabilir. ama sonradan çıkıp o kişi yüzünden "bize saygı göstermiyorlar biz de onlara saygı göstermeyiz" demek diğer 2. anlattığım gibi anlayışlı insanlara saygısızlık değil midir?
haa aynı şey ezan okunurken sesini kısmayan diğer insanlar için de yapılır. hem de daha fazlası ama bunun sebebi "o yüzde 90 lık faktörün içinde doğal olarak aşırıların sayısının diğerine göre çok olmasıdır". mesela ben nadir de olsa da bazen müziği kapatmam. ezanı da dinlerim. yani bunu yaparak illa dinsiz olmuyorum. böyle müzik dinlerken kapatmayan pek çok insan vardır. kimse tutup onlara "dinsiz" diyemez. dinsiz olsalar bile diyemez. bu bir adab bu bir insanlık uslubudur çünkü.
bir de şu var bütün ezanları aynı kefeye sokma. "hocaların çatlak sesini mi dinleyeceğim ben" gibisinden oradaki insanları aşağılayıcı ifadeler kullanan insanlar ister sesi kıssın ister kısmasın zaten bir saygısızlık göstermişlerdir. bunun dinle falan bir alakası yok. bu tamamen toplumsal bir şey.
bir de tipik gençlik asilikleri var. bu ezan dinlerken müzik kısmayan insanlara saygısızlık gösteren için de, birisi ezan dinlerken müziklerinin sesini açarak ona saygısız eden için de herkes için de geçerli. gençliğin verdiği bir asilikle "neden saygı duymak zorundaymışım ki, öyle bir mecburiyetim yok" diyen her çeşitten insan olgun biri olunca toplumsal bir yaşamda "saygı duymanın" bir insanlık göstergesi olduğunu geç anladıklarına üzüleceklerdir.
ayrıca şekilci değil de gönülden dindar olan bir insanın karşısına "naber çan sesi çalıyor kapatsana müzik sesini" diyemezsiniz. çünkü o eğer çan sesi duyuyorsa bilir ki o çanın ifade ettiği din de ilahi bir dindir ve siz ona bunu demeden o zaten ona gösterdiği saygıyla bangır bangır müzik dinliyorsa onu kısar ya da kapatır. diğer hristiyanlığa ya da başka ilahi dinlere saygı göstermeyen müslümanların da ne kadar müslüman olduğu tartışılır.