emperyalizm

entry157 galeri video1
    117.
  1. " 1989 yılı...Türkiye ilk defa pizza
    dükkanlarıyla tanışır.Türkiye’ye birkaç
    dükkan açarak pazarın nabzını yoklayan
    ünlü marka aldığı sonuçla şoka
    girer.Bekledikleri gibi olmaz.Boğazına
    düşkün olduğu için pizzayı seveceğini
    düşündükleri Türk tüketicisi, pizzayı
    sevmez.Dükkanlar kapatılır.Geri dönülür.
    1991 yılı.Murakami-Wolf-Swenson
    Productions’ın ürettiği bir çizgi film dünyada
    büyük ilgi görür.Yapımcı şirket Türkiye’deki
    bir özel kanala bu çizgi filmi teklif
    eder.Kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması
    gerekenin %10’udur.Adeta kapandaki peynir
    gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel
    kanal.Yayınlanmaya başlar.Çizgi film
    Türkiye’de de çok tutulur.Oyuncakları,
    rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap
    kapları ile müthiş bir pazarlama da
    beraberinde gelir.
    1994 yılına gelindiğinde çizgifilm dizisi
    milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına
    almıştır.Bu çocuklar tuhaf bir biçimde
    annelerinden pizza pişirmesini istemeye
    başlar.Türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını
    bilmez.Talep gitgide artar.Derken pizza
    zinciri dükkanlarını yeniden aktif hale
    getirir, yeni dükkanlar açar.Çocuğu yemek
    yemeyen anneler mecburen pizza sipariş
    eder.Liseli, üniversiteli gençler arasında bir
    itibar nesnesi haline gelir. Türk mutfağının
    demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş,
    gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına
    gider hale gelir.
    Tesadüfen (!) pizza talebini patlatan bu
    çizgifilmi çoktan tahmin ettiniz değil mi?
    Bravo! O çizgi film “Ninja Kaplumbağalar”!O
    pizza zincirini de tahmin ediyorsunuzdur,
    onu da buraya yazmayayım.
    Şimdi o çocuklar büyüdü, çizgifilmi ilk
    izleyenler 30’larına geldi.ilk jenerasyon
    genç evli, yeni nesil aile oldu.Onlardan
    sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite
    öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde
    kalıyor.ilk jenerasyondaki evliler evde
    yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor :
    “Pizza mı söylesek?”Bir sonraki jenerasyon
    da yurt odasına ya da öğrenci evine
    neredeyse her akşam pizza sipariş ediyor.
    işte algılarımız böyle yönetiliyor.20-30 yıllık
    stratejiler çiziliyor, uygulanıyor.Bizim
    eğlenceli diye olarak izlediğimiz masum
    çizgifilmler, diziler, sinema filmleri birtakım
    fikirlerin beyinlerimize çok daha hızlı zerk
    edilmesini sağlayan katalizörlerden
    ibaret.Ve emin olun, bu bilinçaltı
    pazarlamacıları, bu algı sihirbazları bize
    sadece pizza yedirmiyor…!
    Bu sadece bir örnekti,Her Amerikan filminde
    Apple bilgisayarların görünmesi bugünkü
    Apple çılgınlığının temeliydi.Her filmde
    sabah işe giderken elinde Starbucks kahve
    ile koşturuyor olması bugün bir kahveye 15
    lira ödüyor olmamızın müsebbibi.Afrika’da
    ayağında ayakkabı olmadığı için petşişe
    bağlayan Afrikalı gençlerin elinde içine su
    doldurulmuş Coca-Cola kutularıyla
    gezmeleri ve bununla sınıf atladıklarını
    düşünmeleri de yıllardır Coca-Cola’nın
    yaptığı “MUTLULUK” reklamlarının sonucu.
    Gerçekte mutlu olmayanlar içtikleri
    içecekten mutluluk akıtmaya çalışıyor işte,
    başka bir şey değil.
    Biz hatırlamayız ama babalarımızın hayranı
    olduğu Western (Vahşi batı) filmlerindeki
    karizmatik kovboyu. O kovboyun ağzındaki
    Marlboro sigarayı babalarımız bugün hala
    bırakabilmiş değil. Etkiye bakar mısınız?işte
    bu yüzden unutmayalım;Bize sunulan
    görüntülerin, reklamların, film ve dizilerin
    %99’u bir amaca hizmet ediyor.inanmadan,
    etkilenmeden, kendimizi kaptırmadan önce
    iki kere düşünelim.
    “Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek
    uyanık yeter” diyordu Malcolm X,Uyanık
    olmayana pizzayı da yedirirler, kolayı da
    içirirler üzerine de bir sigara yaktırırlar…Afi
    yet olsun!"
    0 ...