oturduğun mahallede her zaman seninle oyun oynamaya hazır arkadaşlar.
ben 90 larda büyüdüm, yokluk vardı tabi genel anlamda.. ne biliyim bir magnum bir pringles alamazdık yani. bakın hiç unutmam star gazetesi pringles dağıtacak dediler, amk marketi yıkacaktık. hep yoktan var edilen oyunlar oynanırdı.. gazoz kapağı, 9 taş, çelik çomak, 3 taş. öyle bir yoklukmuş ki taşla, sopa ile oynuyormuşuz! ha bir de bilye, taso falan vardı, onları da cüzi rakamlara tedarik edebiliyorduk. mahallenin marangozundan çıta isterdik uçurtma için, para almazdı bizden. dönüp arkama baktığımda hiç şikayet etmiyorduk, maddiyata değil maneviyata değer verdiğimiz için mutluyduk.
en değerlisi de birbirinin kuyusunu kazma niyetinde olmayan arkadaşlar vardı.