bir kere bununla bahçelievler yayla'da ışıklarda buluşucaz. gece saat 01.00'da falan. adetidir bunun tek bir kere tek bir yere zamanında geldiği görülmemiştir. gene bekliyoz tabii.
baktım orada gençten bir eleman yerlere sermiş tablo satıyor. lan dedim bakayım ne varmış alıp bir iki tane salona asayım. gözüme kestirdim birini seçtim, ikincisine bakınıyorum. oradan "kurt cobain" çarptı gözüme. bir hoş göründü pozu, resmin tonu falan. ben bunu alayım dedim uzandım derken bu gelmiş o sırada, dürttü arkadan.
napıyon lan gevşek, dedi bana. napıyo gibi duruyorum dedim tabloyu gösterdim.
kim la bu, kazım koyuncu mu dedi.
tövbestafffullaa.. ulan cehalet akıyor her yerinden koca "kört kobeyn" tanınmaz mı hayvan, dedim.
o ne la,dedi.
tablonun dibinde isminin yazdığı ufak yeri soktum gözüne okusun kimmiş diye.
ne dese ağzının ortasına tuvalet terliğiyle vurursunuz ?
"kürt çoban" kim mınıskiymm, dedi.
sonra tabloyu satan elemanla daldık buna. tamam abi valla imana geldim deyince kaldırdım yerden kokoreç yemeye gittik. tabloları da bu mala taşıttım eve kadar.