islamcı yazar bülent akyürek'in zamanında yazdığı saçma sapan bir yazısıdır. onun arasına şimdi başka yazarlar ve emine şenlikoğlu da katılmıştır.
nasıl bir psikolojisiyse artık adamın ağzından aynen şunlar dökülüyor:
"biz jigolo değiliz. bedenimizle ilgi çekmek “erkek tesettürü”ne uygun değildir, yani o zaman güvenilir, babacan görünmüyoruz."
"şişman olmak, yapılı olmak elimizde değildir ama özellikle çalışarak üçgen vücut yapan kardeşlerimi görünce üzülüyorum."
"müslüman, ince bir sopa gibi olmalıdır. allah’ın zalimler için kullanacağı sopa…"
"sakalsız, bıyıksız, cüretkâr erkeklerin arasında sanki bir penis müzesinde geziyor gibiyiz sokaklarda."
yani adam kısaca diyor ki, spor yapmayın ve atletik bir vücuda sahip olmayın. müslüman dediğin böyle olurmuş. valla kıskançlık mı desem, sapkın bir düşünce yapısı mı desem, çekememezlik mi desem, gizli eşcinsellik mi desem bilemedim ki...
sonra türk kızları da filmlerden, dizilerden gördüğü düzgün fizikli italyan, brezilyalı, amerikan oyuncuları görünce de kızıyorsunuz bir de. ee! ama türk erkeğine sporu ve düzgün bir fiziğe sahip olmayı yasakladın ki sen. türk erkeğini göbekli, cılız, şişman vs. olmaya mahkum ettin.
işte görün bakın bu zihniyetin düşünce yapısını. sonra erkeğe bile sporu yasaklayanlar kadınlara sporu yasaklamayacak mı? şimdiden kadınlara atletizmi, yüzmeyi yasakladılar gibi. milli takımda oynayan voleybolcu, basketbolcu kızlar da türbanla çıksın sahaya diyorlar. hey allahım! ne günleri yaşıyoruz. bunların derdi vallahi billahi dünya medeniyetini yakalamak ve onun bir parçası olmak değil. işleri güçleri varsa yoksa başkalarının hayat tarzına karışmak, dedikodu ve demagoji yapmak.