siyasetle ilgilenmeyen insanın itiraz hakkı yoktur bu ülkede. siyasetle ilgilenmek derken kahvehanede oturup sallamak siyasetle ilgilenmek değildir. o iş kahvede kalır.
siyasetle ilgilenmenin ilk temeli bilgi ve fikir sahibi olmaktır. siyasi partilerin size taşıdığı akıl ile değil kendi ideolojinize göre siz parti seçmelisiniz ve kuru iktidar karşıtlığı yaparak aslında beğenmediğiniz partiye oy vermek ahmaklıktır. hani bir laf var ya "olmak veya olmamak" tam da bu. bir insan türkçülüğe gönül vermişse örneğin bu ideolojiyi de x partisi savunuyorsa ve doğru bir politika izliyorsa x partisine oy verilir. "efendim tayyip gitsin de kim gelirse gelsin" demek en kısa ifadesiyle akılsızlıktır. arkadaş senin fikrin yok mu? bir insan komünist ise hangi parti kendisine göre komünizmi daha iyi savunuyorsa ona oy verir. he gerçek komünist partiler seçimle iktidara gelmez o ayrı bir konu. seçime giriş amaçları farklıdır. neyse konumuz komünizm değil.
bir insan önce örgütlü olmalıdır. partizanlık ile sempatizanlık arasında fark vardır. 5 yılda bir gideceksin oy atacaksın sonra gelip arkadaş çevresinde falan iki siyaset konuşacaksın bilir bilmez. sonra "siyasetle ilgileniyorum" diyeceksin. oldu be güzelim. eğer bir fikrin varsa onu yaymak için uğraşırsın. doğrunun peşinde koşarsın.
ayrıca ülkesinde çocuklar ölürken, insanların ağzı açlıktan kokarken, hükümettekiler vatandaşın cebinden çıkan parayı kendileri için kullanırken, devletin tüm kaynakları bir çok yandaşa peşkeş çekilirken, gencecik çocuklar 3-5 it çakal yüzünden ölürken, hergün binlerce kadın tecavüzü uğrarken, binlerce çocuk ölürken siyasetle ilgilenmemek insanlık ayıbıdır.
unutmayınız ki devletin olduğu bir toplumda hiç ama hiçbirşey siyasetten bağımsız değildir.
