evet evet, yanlış okumadınız başlığı. gözlerinizi silmenize de gerek yok. tanrı'nın estetik duygusunun en güzel ve özel yanı bir kadın vücudunda saklı ve gizlidir. o kadar büyüleyici ve muhteşem bir dizayndır ki bu, topuklardan başlayıp, saç tellerinde bitecek olan bu enfes ve fantastik bir eserin her bölgesi başlı başına tanrı'nın estetik limitinin son noktasına delalettir.
çok güzel ve çekici bir bayanı tutup da kaldırsanız, tanrı'ya inanmayan bir kişinin gözüne sokup da ekleseniz, "bundan daha güzelini ve estetiğini kim yapabilir, varedebilir?" diye, cevap veremez kendileri.
bir karıncayı dahi varedemeyen şu günümüz bilimine atılan sert bir tokattır, çekici ve büyüleyici kadının bedeni. ve varlığı.
sadece dış görüntü mü? asla. göğüs kafesindeki o muhteşem kalpleri ve rahimleri de bu mukaddes varlıkların birer ilahi olgu olduklarını gözlerimize sokar.
cennetin neden annelerin ayakları altında olduğunu anlamayanlara lafım yok. çünkü; hiçbir zaman çok sevdikleri bir kadınla beraber uyumamışlar. ve tanrı'nın estetik duygusunun limitini sonuna kadar hissedememişler.
hiçbir zaman, o muhteşem teni koklamamış, saçları okşamamış, gözlere bakıp da varoldukları için büyük yaratıcıya teşekkür etmemişlerdir.
sevdiceğin göğsüne kafalarını yaslayıp da oradan cennete bakmamışlardır. bakamamışlardır.