gecenin notu

entry239 galeri
    152.
  1. Cebeci istasyonunda bir akşam üstü
    Kimse bilmiyordu bizi.
    incecikten bir yağmur yağıyordu yollara
    Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi.
    Sıcak bir kara sevda yüreğimizin başında
    Bağdaş kurup oturmuştu,acımsı,buruk
    Mühürlenmişti ağzımız bir sessizlik içinde
    Sessizliği üstümüzden atamıyorduk.
    Bir saçak altında kararsız yorgun
    Saatlerce duruyorduk.
    Kimse görmüyordu bizi.
    Cebeci istasyonunda bir akşam üstü
    Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi.
    Cebeci istasyonunda bir akşam üstü
    Bir başka türlüydü bütün insanlar,
    Sen bir başka türlüydün.
    Gözlerin yine öyle bir bilinmez renkteydi.
    Gözlerin gözlerimde erimekteydi
    Bir mermer heyel gibi yanımda duruyordun
    Beni bırakma diyordun.
    Meyhane sarhoşları gibi sırılsıklam
    Bir yalnızlık duyuyorduk
    Ağlıyordun...ağlıyordun...
    Cebeci istasyonunda bir tren,
    Nefes nefese soluyordu.
    Gerilmiş bir kemen teli gibiydik.
    Ankara Kalesinde bir eski çalar saat
    Bilmem kaçı vuruyordu.
    Bir yağmur yağıyordu inceden ince
    içimizdeki binbir düşünce
    Harmanlar misali savruluyordu.
    Islanmış bir ceylan yavrusu gibi,
    Tiril tiril titriyordun
    Gitsek diyordun,
    Yüreğimin ortasından deli gönlümce,
    Sırılsıklam,paramparça,perme-perişan,
    Türküler söylüyordun
    Ağlıyordun...ağlıyordun...
    Şimdi seni düşünüyorum Cebeci yollarında
    Rüzgarlar esiyor serin.
    Paramparça düşmüş gönül ufkuma
    iki yıldız gibi gözlerin.
    Gel ey ciğerime saplanmış hançer!
    Gel ey yüreğime oturmuş kurşun.
    Göçmen kuşlar gibi çook uzaklardan,
    Gel artık ne olursun...
    YAVUZ BÜLENT BÂKiLER
    1 ...