not: işbu yazı, iki yıl önce çocuksu bir heyecanla yazılmış, biraz abartı bir yazıdır.
kendisi çok güzel bir deneyimdir aslında ama anlatımım aşırı abartı olmuştur.
yine de çok ama çoık zevkli bir merettir. deneyindir.
uzunca lâkin bilgilendirici bir yazı olacak; birkaç yerde daha yazdığım bir yazıyı buraya da yazıyorum.
şimdi...
nedir lucid dreaming?
rüya görürken rüya gördüğünüzün farkına varıp, rüyada bilinçli olma durumudur. siz rüya görürken, sol beyin uykudadır, sağ beyin devrededir. ve rüyada yaşadığınız absürt şeyler size mantıklı gelir. olay burası, küçük bir kaç hileyle sol beyini uyandırdığımızda, misal rüyanızda bir konser veriyorsanız, sol beyin olayı mantıksız bulur ve 'bir saniye... ben konser veremem? o zaman bu bir rüya!' der ve rüyada bilinçli hale geliriz.
rüyada bilinçli hale geldiğimizde istediğimiz her şeyi yapabiliriz! evet! her şeyi! şöyle ki, rüya ile gerçek hissiyat olarak birbirinin aynısıdır. zira rüyada cinsel ilişkiye girdiğinizde, gerçekle aynı hisleri yaşarsınız. ('bilinçli rüyalar dünyasını keşfetmek' adlı kitapta belirtildiği üzere, yapılan deneylerde, rüyada cinsel ilişkiye giren kişilerin vücutlarındaki kasılmalar ve kan dolaşımındaki değişim ve boşalma, gerçekle eşdeğerdir.) veya rüyada bir yerden atladığınızda, gerçekle aynı hissi yaşarsınız. inception adlı filmi hatırlıyor musunuz? evet, iyi bir film. ve senaristi nolan, senaryoyu lucid dreaming'den esinlenerek yazmıştır. nitekim işlenen konu da odur.
hatta o kadar gerçekçidir ki lucid dreaming`, o yüzden gerçekte de, filmdeki gibi bazı testler var. çünkü bu olmadan gerçekte olduğunu mu yoksa rüyada mı olduğunu anlamak imkansız. bu testler, yani, 'reality check'ler lucide giden en kestirme ve pratik yollar.
şimdi nasıl başarabileceğimize ışık tutalım.
teknik 1 - kendinize bir renk seçin. misal kırmızı, hatta kırmızı daha iyi olur çünkü psikolojik açıdan daha etkilidir. şimdi, her kırmızı rengini gördüğünüzde, 'acaba rüyada mıyım?' diye kendinize sorun. bir süre sonra, rüyada kırmızı gördüğünde, beyin otomatikman 'acaba rüyada mıyım?' sorusunu soracak ve rüyayı bilinçli hale getirmiş olacaksınız.
teknik 2 - rüya güncesi tutmak. aslında en başta bu yapılmalıdır. yatağınızın baş ucuna koyduğunuz bir deftere kalkar kalkmaz gördüğünüz rüyaları en ince ayrıntısına kadar yazın. birkaç gün devam edin. zihin rüyalara odaklanır ve işiniz kolaylaşır.
şimdi... bir hafta boyunca dediğim şeyleri yaptınız. artık yavaş yavaş 'hazır!' çizgisine yaklaşıyoruz. ama gördüğünüz şeylerin gerçekçiliği karşısında fazla heyecanlanıp kendinizi uyandırmaya çalışmanız muhtemel. zira lucid'e ilk girenlerin %99'u ilk denemede korkar. çünkü gördükleri 'gerçektir', ama rüya alemindedir. anlamsız bir korku aşılanır.
teknik 3 - şimdi, konumuza dönelim. teknikleri uyguladınız, hazırsınız. yapmanız gereken tek şey yatmadan önce kendinizi telkin etmek. şöyle:
'rüya göreceğim ve rüyamı fark edeceğim, rüyamı kontrol edeceğim. rüyamı kontrol edeceğim. rüyamı kontrol edeceğim...' bir süre rüya güncesi tuttuktan ve check yaptıktan sonra, uyumadan önce (tabii ki telkin yaptıktan sonra) sabah yediye alarm kurun. alarm çaldığında olabildiğince az hareket ederek alarmı kapatın ve yirmi dakika sonrasına kurun. ve yine telkin yaparak, 'lucid'e girip, rüyamı kontrol edeceğim!' diyerekten uyuyun.
bilinçaltını rüyaya alıştırdığınızda, siz rüya görürken hem yazdığınız için rüyalar daha anlaşılır olacak, hem renk olayı size yardımcı olacak, hem de kendinizi telkin ettiğiniz için işiniz kolaylaşacak.
rüyayı kaybetmemek için sakin olun ve rüya olduğunu hatırlayın. heyecanlanırsanız hemen uyanırsınız.
peki, yapabilecekleriniz neler?
aslında bu hayal gücünüzle sınırlı. istediğiniz her şeyi ama her şeyi yapabilirsiniz. buradan eiffel'e konup, elinize bir silah alabilir, kendinize fbı ajanları saldırtıp, anıttan denize atlarken havada paraşüt açıp silahla etrafı tarayabilirsiniz. sevdiğiniz insanların yanına gidebilir, sevdiceğinizle konuşabilir, dev olup insanları yiyebilir, karınca boyutuna girip heyecanlı anlar yaşayabilirsiniz.
en başta ilk iki teknik üzerinden gidilmeli. gün içinde sürekli olarak checkler yapmalı ve bu checklere cevap vermelisiniz. yani, rüyada mıyım? diye sorup, değilim ya, diye geçiştirirseniz rüyada da bunu yapmanız muhtemel. kendinize uygun kontroller, totemler uydurmanız mümkün olsa da en kullanışlılar; işaret parmağınızı avucunuzun içinden geçirmeye çalışmak, aynı yazıyı bir kere okuyup başınızı çevirip bir daha bakmak sureti ile iki kere okumaya çalışmak, (rüyada bunu yapamazsınız) ve birkaç dakika öncesini hatırlamaya çalışmak.
yüz binlerce insan lucid olmak istese de bu konu hakkında endişeli olanlar da var.
zararlar
-uyku düzeniniz bozulur.
-dünyadan kendinizi soyutlarsınız.
-eğer mutsuzsanız gerçek dünya yerine sanal dünya daha cazip gelir.
-beyniniz sürekli meşgul olduğu için çok fazla yorulursunuz.
-oradaki yaşantınızı dünyaya yansıtma hissi sizi agresif ve saldırgan yapar.
-eğer rüyada olaylar istediğiniz gibi gitmezse psikolojik sorunlara neden olabilir.
-aşırı uyumak isteği oluşturur.
-şişmanlığa yol açar sadece gerçek dünyayı yemek yemek ve tuvalet için kullanırsınız.
(bu zararların çoğu uç ve abartı durumunda ortaya çıkacak olanlardır. bence gereksiz şişirilmişler...)
yararlar
-tüm fantazilerinizi gerçekleştirebilirsiniz.
-istediğniz her şeyin sahibi olabilirsiniz.
-kendi dünyanızın tanrısı olabilirsiniz.
-sürekli kabus gören hastalar için terapilerde de kabustan kurtulma yöntemidir.
-korkularınızı yenebilirsiniz.
-ayrıca bir çok senarist bu yolla senaryo yazar.
evet. şöyle çok uç nokta bir zararı var. inceptıon filminde hatırlar mısınız, filmin henüz başlarında (spolier olduğunu düşünmüyorum.) mal karakteri rüyada olduğunu sanıp intihar ediyor.
evet. buradaki konu da gerçekten bir alıntı. zira gerçekte lucid yüzünden ölenler de varmış. mış muş. yoktur merak etmeyin, korkmayın. gerçekçi ama şizofren değilseniz bu olasılığı hesap edecek kadar iradeye sahipsiniz demektir. zaten checkler bu yüzden var.
birkaç rüya olayını sıralarsak:
saate bakmak işe yarar. (rüyada saatler aptalca şekiller olarak görülür.)
ışıkları açıp kapamaya çalışmak. çünkü bunlar rüyada çalışmazlar. (bkz: waking life)
'buraya nasıl geldim?' sorusunu sormak. yine inceptıon'dan hatırladığımız üzere rüyanın başlangıcı yoktur.
yani rüyadan önce kırmızı gördüğünüzde hep 'acaba rüyada mıyım?' dediniz ve bu bilinçlatınıza yerleşti. rüyada bir trafik ışığında kırmızı gördüğünüzde 'acaba rüyada mıyım?' sorusu soruluyor. sonra tam kontrol değil ama rüya gördüğümüzü anlıyoruz. rüyada olduğumuzu bilinçaltına inandırmak için bir kanıt lazım. 'buraya nasıl geldim?' sorusunu sorduk, misal ve öncesi olmadığını anlayınca rüyamız vcd kalitesinden blu-ray'e geçiyor ve kontrol sizde oluyor.
şöyle diyebilirim ki lucid, kelimelerle anlatılması zor bir olay. o kadar gerçekçi. her şeyi, ama her şeyi yapabilirsiniz. internete bir yazdınız mı, görürsünüz zaten insanların nasıl lucid olmaya çalıştıklarını ve olduklarını.
size bakmanız için şu siteyi önereyim:
-[lucid. atspace. com/turkish. htm lucid rehberi] (türkçe lucid rehberi, offical site olarak geçiyor.)
kötü yanı tabi ki, belirttiğim gibi sürekli uyumak istemek. sevgilisinden ayrılan bir insan rüyalarda onunla buluşabiliyorken neden uyanık kalsın ki? yine inceptıon filminde diyordu ya bir sahnede:
-buraya uyumak için mi geliyorlar?
-hayır. uyanmak için geliyorlar. rüyalar artık onların gerçekliği oldu.
evet bunun gibi. rüylarda yaşayan asosyal biri olabilirsiniz. yani ben kendime hakim oluyorum az çok ama abarttığım da oluyor. yani gerçekten gerçekle birebir aynı ve istediğiniz oluyor. insanın kendi benliğine yaptığı birtakım yolculuklar da çekici kılıyor bu mereti.
birkaç ipucu:
ilk yaptığınızda rüyayı stabil hale sokmak için sakin davranın. yani lucid'in seviyeleri var. pre-lucid en düşüğü. şimdi, şöyle ki, 10 tonluk bir taşı kaldırıp aya fırlatma olayları (hayal gücüne bak, ehe.) ileri seviyeler. öncelikle mesela, bir insanı durdurun yolda ve yüzünde bir sivilce oluşturup patlatın. sonra biraz rüyada dolanın ve iyice derinleşsin rüya. cisimlerin renklerini değiştirmeye başlayın. ve sonra insanları yönetin. misal biri 10 dolar çıkarsın diğeri 5 lira falan filan. rüyada istediğin olur olayı falan duymuşusunuzdur ya, lucid işte. bazı insanlar istemeden yapar ama üzerine uyuduğu için unutur ve 'rüyada ben gibi oldu!' der.
neyse.
yine inceptıon filminde işlendiği gibi rüya içinde rüya durumu var. şöyle, siz rüyaya müdahele ediyorsunuz. ve rüya bittiğinde, veya uyanmak için bir uçurumdan atladığınızda yatağınızda uyandığınızı sanıyorsunuz fakat aslında bu başka bir rüya. çünkü beyin henüz istediği kadar rüya göremedi. ayağı kalkıyorsunuz, 'çok güzeldi ama korkunçtu uyandım huhh' diyorsunuz. sonra bir bakıyorsunuz odanızda olmayan ikinci bir yatak! 'hay s...' diye heyecanla kendinizi tokatlıyorsunuz ve uyanıyorsunuz, yataktasınız. ama bu da başka bir rüya! bu böyle sürüp gidebiliyor ve en sonunda karabasanla sonuçlanabiliyor.
karabasan lucidity'de olağan bir şey. yani şöyle:
karabasan, aslında uyku felcidir değil mi? halk karabasan der. şöyle ki siz uyuduğunuzda, uykuya geçtiğinizde beyin sizi kitler, yani felce sokar. bakın lucid olarak demiyorum normal bir uyku sırası bu. normal bir rüya görürken rüyada koştuğunuzu gördüğünüzde gerçek hayatta da bu hareketleri yapmamanız için beyin sizi kitler. lâkin siz lucid yaptıktan sonra kendinizi uyandırıyorsunuz ya, he işte, bilinciniz uyanık oluyor fakat vücudunuz kitli. o yüzden odayı görüyorsunuz ama vücudunuz hala kitli olduğu için hareket edemiyorsunuz ve karabasan oluyor.
bu arada genel olarak karabasan hakkında bir bilgi vereyim, bilmeyenler için, karabasan durumunda dışarıdan biri size baksa gözlerinizin kapalı olduğunu söyler çünkü aslında rüyadasınızdır. siz yanda yatan kardeşinizi görüp bağıramadığınızı sanırsınız fakat aslında gördüğünüz oda bilinçaltınızın yansıttığı odadır.
böyle bir tecrübe işte lucid.
araştırın, sonra da tecrübe edin. özellikle bu başlığı tamamen okuyun. tüm tecrübeleri, nasıl bir şey olduğu kazınır aklınıza.
evet. uzunca ve yararlı bir yazı olduğunu düşünüyorum.
umarım herkes bu muhteşem deneyimi yaşayabilir. öyle ki gelecekte bilim adamlarının bir şekilde insanları bu ortamlara koyabileceğini sanıyorum. remee diye bir şey var onu da araştırın ama şuan için kullanışsız. (90 dolar olmasına rağmen.)
son olarak, awoken adlı programı da öneririm: belirlediğiniz saatler aralığında belirlediğiniz miktarda 'are you dreaming?' mesajı göndererek check yapmanızı sağlıyor. ayrıca rüya günlüğü için bir bölümü de var. çok yararlı bir program.
bu arada, unutmayın:
lucid'in ilk kuralı, ondan korkmamaktır...