Gerçek bir hikayeden esinlenilmiş, hayattan izler taşıyan, buram buram samimiyet kokan bir fransız filmi.
Fransız filmlerine önyargıyla yaklaşan bana, 'fransızlar da film yapabiliyormuş' dedirtti ve bütün önyargımı yerle bir etti bu film.
Bu kadar Sade ve yalın, sıradışı olmayan bir kurguyla, hem hüzünlendiren,hem güldüren,hem kahkaha attıran, farklı duyguları karşı tarafa kolaylıkla geçiren, sevgiyi içinizde hissedebileceğiniz bir film ayrıca.
Bu kadar Övgüden sonra, spoiler vermesem olmaz.
---spoiler---
-söyle bana driss, insanların neden sanatla ilgilendiğini düşünürsün?
+bilmem, iş için.
-hayır, birinin ayrılırken arkasında bıraktığı tek şeydir. Sanat.
-----------------
-dört yanı felçli birini nerede bulabilirsin?
+nerede... bilmiyorum.
-bıraktığın yerde.
---spoiler---
Kısa bir hatırlatma;
Bu filmi izlemezseniz çok bir şey Kaybetmezsiniz fakat az biraz huzurlu hissetmek isterseniz, izleyin.