basit bir olayın ya da durumun, kulaktan kulağa dolaşarak, değişmesiyle oluşmuş efsanelerdir.bahsedilen olay nekadar cok kulak gezerse; o kadar yalandır.
şimdi size bir örnek vermek istiyorum efendim
olay: bir gün hocanın biri sınavda 4 tane bilgi sorusu sorduktan sonra bir tane de yorum sorusu sormak ister ve seslenir: şu elimde gördüğünüz sandalyenin varolmama durumunu aksiyomatik olarak değerlendiriniz.
öğrencilerden biri dalmıştır: ne? sandalye? hocam soruyu tekrarlar mısınız?
hoca: tamam yavrum.......
birinci kulak: 'lan olum bizim okul bi hoca finalde tek soru sormuş o da ne biliyo musun? göstermiş bi sandalye bence bu sandalye yoktur demiş. hadi ispatlayın bakalım demiş yaaa.'
ikinci kulak: 'lan olum bizim arkaşın okulunda bir hoca finalde tek soru sormuş o da ne biliyo musun? göstermiş bi sandalye bu var ya demiş. sonra size girsin demiş.sonra da sormuş: zoruna giden var mı? sonra elini kaldıranları bırakmış yaaa.'
üçüncü kulak: 'lan olum okulun birinde bir hoca finalde tek soru sormuş o da ne biliyo musun? göstermiş bi sandalye bunun varolmadığını kanıtlayınız demiş. sonra öğrencilerden biri kalkmış demiş ki: ne sandalyesi? yaa hocam bırak allaisen boyle soru mu olur yaaaw demiş yaaa.'
.
.
.
.
.
n. kulak:* 'lan olum felsefeden bir hoca finalde tek soru sormuş o da ne biliyo musun? bi sandalye göstermiş bunun olmadığını kanıtlayınız demiş.
öğrencilerden biri ne demiş biliyo musun? hangi sandalye? demiş 100 almış eleman yaaa.'