öncelikle belediye odaklı bir festival olduğu için ayrıca takdir edilmesi gereken bir projedir.
sen akp'nin ezici üstünlüğüyle sandıktan çıkmış bir şehir olan bursa'da tek chp kalesi olarak bir festival yapmak iste, üstelik de bunu başar. vallahi tebrikler.
yani ben bursa'da böyle bir festivale, üstelik belediye odaklı bir festivale pek ihtimal vermiyordum. amma lakin ki yaptılar. çok iyi oldu çok da güzel oldu.
seçilen alan balat ormanı, güzel olmakla birlikte çöplük yanı olduğu için rahatsız edici kokular yok değildi ama bu kadarına katlanabileceğimizi düşünüyorum.
bilet mantığını ise ayrıca takdir ettiğim, harcadığım her kuruşu helal-hoş ettiğim etkinliktir efendim. şöyle ki; bilet almıyorsunuz aslında. en az 5 tl olmak kaydıyla ağaç tohumu alınması için bağış yapıyorsun. çok iyi lan. vallahi çok iyi. 4 kişi gitmemize rağmen fazla fazla bilet aldık biz mesela. önceden olsa festival biletine verdiğim paraya acırdım. yani acımaktan ziyade biraz fakir* olduğumdan verdiğim para koyardı. bu sefer koymadı, aşağı yukarı yine aynı parayı harcadım ama vallaha da koymadı billaha da koymadı. ilginç hakkaten.
şehir dışından ve bursa'nın uzak ilçelerinden gelenler için, hatta şehir içindeki merkezi yerlerden bile saat başı servis kaldırmalarına ise öldüm-bittim. biz araçla olmamıza rağmen gerçekten çok sevindim buna. çünkü biliyorum şehir dışından festivale bilmediğin bir şehire gelip yol bilmeden iz bilmeden festival alanına gitmenin-gelmenin ne kadar zor olduğunu. (bkz: rock n coke 2013/#21233421)
neyse, gelelim performanslara; iki gün de festivale katılmama rağmen sadece ana sahnenin son iki performanslarını dikkatle dinleyebildim. o yüzden kısaca bahsedeceğim isimler ; oi va voi ,şebnem ferah , dubioza kolektiv ve mfö. yasemin mori ve riff cohen içimde yaradır hatırlatmayın.
oi va voi ; efendim bu grup londralı olup ilginç bir caz müziği yapmaktalar. ara ara albümlerini dinlerdim. eğlenceli ve başarılı buluyordum ama canlı performanslarını dinleyince resmen "aman tanrım" didim. o nasıl bir enerjidir. onlar nasıl güzel şarkılardır, nasıl güzel bir iletişimdir izleyiciyle. çok iyiler. çok çok iyiler. dinlerken hak etmediğimi düşündüm böyle güzel bir performansı. hele bir de kemancıları var. ya yok böyle bir enerji, ritm. keman zaten sevdiğim ve bir kadına yakıştırdığım en güzel enstrumanlardan birisidir. nasıl yakışmış, nasıl güzel çalıyor anlatamam. ölmeden önce müziklerini dinleme şerefini bahşettikleri için bursalı bir müzik sever olarak kendilerine teşekkürü bir borç bilirim. bursa'lı olarak buradaki -şehir dışına çıkamayan- az ama öz dinleyici kitlesini memnun ettikleri için de ayrıca alkışlanmalılar. lütfen türk dinleyicisinden ayrı kalmayın, yine gelin.
şebnem ferah ; aslında şebo için söylenecek fazla bir şey yok. kendisini sayamayacağım kadar çok dinlememe rağmen hiç bıkmadığım, muhtemelen de hiç bıkmayacağım bir sanatçı. performansı yine çok iyiydi. 1.50 boyuna rağmen yine sahnede devleşti, yine gözlerimin etrafındaki çizgiler şarkısında beni ağlattı, yine metin'in gitar solalarında beni benden aldı. eski şarkılarını potporik havada birleştirerek söylemesi ise ayrıca başarılı olmuş. yani her konserinde yaşadığım duyguları yine bana yaşattı. bir de fark ediyor musunuz bilmiyorum ama ne zaman bursa'da bir performansını dinlesem daha bi değişik geliyor kadın bana. size de öyle geliyor mu? belki bursa ile olan duygusal bağından (sonuçta eğitim hayatının büyük bir kısmı bursada geçmiş, müziğe bursa başlamış ve wolvox'un temellerini burada atmış) belki onu kendi şehrimde dinlediğimden emin değilim neden ama bana her zaman şarkılarını daha duygusal, daha içten ve enerjisi daha yüksek geliyor. ha bir de şu var ki; bursa izleyicisi Şebnem ferah'ı özlemiş. hem de çok özlemiş. daha sık gelmeli.
dubioza kolektiv; ben bu grupu pek bilmezdim. birkaç defa şarkılarını dinleyip "ne kadar enerjikler" demişliğim vardır fakat canlı olarak hiç dinlememiştim. funk ve protest müziklerini balkan melodileriyle birleştiren bosnalı grup aslında bize hiç yabancı değilmiş meğersem. tek kelimeyle izleyiciye enerji patlaması yaşattılar diyebilirim. onları izlerken ben yoruldum. sahnenin bir orasındalar bir burasındalar. batarist ve klavyeci mecburen sabit olmasalar onlar da her yerde olurlar eminim. gitaristleri, solistleri, saksafoncuları 5 dakika yerinde durmadı yahu. üstelik seyirciyle iletişimleri de çok iyi. bazı sözleri "bursa" olarak değiştirmelerinden tutun seyirciyi atlamalı-zıplamalı dans gösterilerine dahil etmeleri falan çok iyiydi. şarkılarını çok az bilmeme rağmen * izleyicinin enerjisini yüksek tutmayı çok iyi başarıyorlar. fakat diğer yandan az ama öz bir kitlesi olduğunu da gördüm. bursa dinleyicisi aslında çok yabancı değil gruba, daha önce geldiler diye hatırlıyorum ama bu festivalde olmalarına -canlı canlı dinleyebildiğim için elbette- ayrıca sevindim. yine gelsinler, yine giderim.
mfö ; efendim mfö benim yıllardır dinlemek isteyip bir türlü fırsatını bulamayıp ya da maddi imkansızlıklardan * canlı dinleyemediğim bir efsanedir. söylenecek tek bir kelime dahi yok. ilerleyen yaşlarına, özkan'nın kanser tedavisine rağmen dağ gibi sahnede dimdik duruyorlardı. üstelik gençlere taş çıkaran enerjileri de görülmeye değerdi. zaten hepsi kafadan çatlak bunu da müsiklerine çok güzel uyarlıyorlar, e hal böyle olunca seyirciyle iletişimleri de öyle oluyor haliyle. garip ses oyunlarıyla izleyiciyi eğlendiren bu "babalar" müzikleriyle de bana nasıl "türk pop müziğinin tarihi" olduklarını hatırlattı. efsaneler, siz çok yaşayın. yaşayın ki biz yine sizi dinleyelim.
evet müzik böyleydi. gelen diğer gruplardan sanatçılardan da müziğin rock-caz-pop-alternatif karışımı olduğunu görebilirsiniz. bu tarz olmasına ayrıca sevindim. sadece rock ile sınırlandırılmaması ayrıca güzel yani.
ne var ki eksiklerimiz de yok değil. her şeyden önce bursa insanı! evet bursa insanı ya da bursa gencine böyle bir etkinlik yabancı bir şey olduğu için özellikle pazar gecesi festival bitiminde hoş olmayan şeyler yaşadık. servislerin içinden hareket çekenler mi ararsınız, motorculara sataşan, arabaların arkasına-önüne atlayan, kavga edenler mi ararsınız, ne ararsanız vardı gerçekten. cumartesi gecesi sakin olmasına rağmen pazar gecesi yani finalde böyle tatsız hadiselerin yaşanması gerçekten moralimi bozdu. yapmayın, etmeyin. güzelim bursa'm mustafa bozbey sayesinde tarihinde ilklerden birini yaşıyor. istenildiği gibi giderse neden bir zeytinli rock festivali gibi olmasın? noolur kendinize çeki-düzen verin. yalvarıyorum.
evet, böyleyken böyle oldu. her şeye rağmen çok iyi oldu, çok da güzel oldu. yine olsun.