bazı bünyelerin tutarsızlıklarının kabak gibi ortaya çıkmasına neden olabilen halk. şöyle ki: malum olunduğu üzere ne zaman kürtlerden, kürt sorunundan söz açılsa, ortada mutlaka "ama anayasaya göre varandaş olan herekese türk deniyor, yani türk kimliği bir çatı" cümlecikleri dolaşır ve böylelikle ortada sorun falan olmadığı ilan edilir. ali, ahmet ve mehmet'in kurdukları bir gruptakilerin hepsine ali denilmesi, ahmet ve mehmet'in ali'nin dilini konuşmaya zorlanması... bir de ali'nin kalkıp "arkadaşlar gruba bağlı olanlara ali denir diyoruz. dikkat edin bu ali bir gruba bağlı olmayı simgeliyor" demesinin mantıksızlığını bir anlığına unutalım. anayasaya dönelim: yani türk demenin türkiye cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olanları kastetme efsanesine ve bunu da bir anlığına mantıklı kabul edelim. bu durumda tv ve gazetelerde, sözlükte, internet sitelerinde, şurada burada her gün kürtlere en olmadık hakaretler yağdıranlara 301'den dava açılması gerekmez mi? yine bu durumda bir kaç yıl öncesine kadar kulağımızı sağır eden "kuzay ırak'a girmeliyiz çünkü orada soydaşlarımız türkmenler'in hakları var" söylemine yüksek bir ses çıkarmak gerekmez miydi? ben mi çok iyimser düşünüyorum yoksa "türk derken vatandaşlık bağıyla bağlı olmayı kastediyoruz" cümlesi bir yalanı mı?