şuh bir istanbul gecesinde -kendinden utanmaz-
tenine en yakışan parfüm anason kokusu olan
gülerken seni yudumlayan bir kadınlasın.
o kadın ki,
kitap okur gibi konuşur
biyografi yazacakmış gibi araştırarak sevişir
üç duble sonra tebessüm yumağına dönüşür.
kilitler iki elini çenesinin arasına
"seni dinliyorum" bakışı göz bebeklerini büyütmüştür.
işte o an kendimi dünyanın en cahil insanı hissettiğim zamanlar yaşanır.
hani cahillik mutluluktu?
en büyük hüzündür, içimde sahip olduğum cümlelerim.
içimde iç savaş yaşatan cümlelerim..
içimden söküp atamadığım..
al, bunlar senin için yazıldı, senin içine ait diyemediğim..