birgün ben, halaoglu ve diger halaoglu indik dereye. yanımızda halamın evden cıkmadan önce hazırlayip elimize tutusturdugu yolluklar da vardi. siyah naylon posetleri hısırdata hısırdata actık ve icinde salatalık, domates, ekmek gibi ayaküstü yenilebilecek atıstırmalıklar gördük. balık tutmaya baslamadan önce gücümüzü toplamak icin direk yolluklara saldırdık. yemek faslımız bittikten sonra halaoglu hadi sallanmayın artık eve gec kalacagız saat bes oldu dedi. alelacele aglari cözüp dereye girdik ve dere boyunca yürümeye basladik. daha sonra büyük bir gürültü koptu. etrafıma baktıgımda iki halaoglunu da göremiyordum. bir de baktımki koskocaman bir köpek balıgı halaogullarini parcalamaya koyulmustu. "sen kac kendini kurtar." dediler. ben de hayır sizi burada bırakamam dedim. bu arada inanılmaz bir sey oldu ve köpekbaligi "halaogulların dogru söylüyor." dedi. "sen halaogullarımı nerden tanıyosun alcak." dedim. o bana daha cevap vermeye calisirken gökyüzünden bir ufo indi ve hepimizi kacırdı.
