vahdet i vücud imanın ilk şartı olan Allahın varlığı ve birliği dusturunun terimleşmiş halidir. Tek gerçek olan onun varlığıdır. diğer tüm eşya ve mahlukat ancak onun yarattıklarıdır. ve bunların hiçbiri onun varlığından ayrı değildir. Hiç bir şey Allahtan gayrı değildir, aynı da değildir. tek geçerli olan şey onun "bir" liğidir.
Hallacı mansurun "enel hakk" nidası görüyoruz ki yüzyıllar sonra bile "ham yobaz kaba softa" larca hala "ilah" lık iddiası olarak ele alınıyor ve şirk olarak niteleniyor.
"HAkk" arapça varlığı hiç değişmeyen, hiç yok olmayan ve gerçek olan anlamındadır. Allah beni var etti. Bu cesed sadece bir parça toprak ve su dan ibaret.
"Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktan yarattık." (bkz: hicr 26)
" insanı bir kan pıhtısından yarattı! " (bkz: Alak 2)
"insan görmüyor mu ki, Biz onu bir nutfeden yarattık da şimdi o çeneli bir çekişgen kesildi." (bkz: yasin 77)
peki Bu toprak ve su parçasını insan yapan şey nedir. ?
"Bunun için, Ben onu muntazam bir insan kıvamına getirip içine ruhumdan üflediğim zaman, derhal onun için secdeye kapanın!» (bkz: hicr 29)
işte beni insan yapan şey bu değilmidir ? ve bunun ne varlığı değişir , ne yok olur. gerçektir.
Ve beni ben yapan bu "varlık" olgusu allahın varlığına ve birliğine en büyük delildir.
Bir yakınımızı kaybettiğimizde hep "Innalillahi ve inna ileyhi raciun" ayeti ni söyleyip durmazmıyız. peki ne demek bu ayet :
" onlar başlarına bir bela geldiğinde: «Biz Allah'a aitiz ve sonunda O'na döneceğiz.» derler. " (bkz: bakara 156)
jeton daha düşmediyse zorlama, nasılsa düşecek ha şimdi ha son nefeste.