nihal atsız'ın deyişiyle "sayıklamalarını", ebleh taraftarlarına, sanki pek de matah bir şeylermiş gibi gagalayan, abdülhamit han'ın zamanında tımarhaneye tıktığı raporlu akıl hastasıdır. sahte peygamberdir...
öyle bir meczuptur ki sayıklamalarını kendisinin yazmadığını, kendisine "yazdırıldığını" iddia eder. ona göre sayıklamalarının membaı "levh-i mahfuz"dur. sayıklamalarının kendisine vahiy yoluyla "indirildiğini" iddia etmeye cesaret edemediği için, "ilham" yoluyla indirildiğini iddia eder; sanki kelime oyunu yapması neyin peşinde olduğunun anlaşılmasına engel olabilecekmiş gibi!..
taraftarları söz konusu şahsın sahte peygamberlik iddiasını, "açıkça söylemediği, kuran'ı ve peygamberi reddetmediği" gibi gerekçelerle yalanlarlar. taraftarları da aynen kendisi gibi büyük yalancılardır. bu şahıs peygamberliğini açıkça ilan etmedi zira ortam müsait değildi. kuran'ı ve peygamberi reddetmedi zira peygamber de önceki peygamberleri ve kitapları reddetmemişti.
yandaşlarının kendisi hakkında gerçekten ne düşündüğünü merak edenler, yazdırdığı sayıklamaların günümüz türkçesi ile bastırılması konusunda yandaşları arasında çıkan tartışmayı incelemelidirler. çoğu yandaşı sayıklamaların günümüz türkçesiyle basılmasına karşı çıkmıştır!.. zira o sayıklamaların kaynağının aynen kuran gibi, levh-i mahfuz olduğuna inanıyorlardı.
hıristiyanların müslüman olmadan cennete gidebileceğini bile söylemiştir. öyle fetret devri hıristiyanlarının değil; günümüz hıristiyanlarının!..
abdülhamit han'dan o kadar nefret ederdi ki onu deviren ittihatçılarla işbirliği yaptı. ittihatçılar bunu gezilerinde yanlarında taşıyarak vaazlar verdirdiler. o zamanlar yaptıklarını "onları eski sait yaptı" diye reddetmiştir!..
öyle cahildi ki batılıların radyo, telgraf ve telsiz gibi aletleri meleklerin yardımıyla işlettiğini sanırdı.