bazılarının dereyi görmeden paçayı sıvadığı ancak, paçayı fazla kaldırınca seksi tangalarının göründüğü maçtır. beşiktaş 3 gol atınca, tanga bir yerlere iyice kaçmıştır herhalde.
bazı magandaların ise, keyiflerini kaçıran maçtır.
beşiktaş bu sezon bu maçla beraber 9 maçta geriye düşmüş, 7'sini kazanmış -üstelik 3'ü, 2-0'dan dönen maçlar- 1'ini berabere, 1'ini -galatasaray maçı- de mağlup olarak tamamlamıştır. bir de öne geçip kaybettiği, fenerbahçe ve sivas maçları var tabi.
beşiktaş'ın geriye düştüğü maçlara baktığımızda hemen hepsinde savunma oyuncularının müthiş hatalarıyla yenilen goller görüyoruz. hele ki, bazıları hani halı sahada bile yediğimizde, savunmadaki arkadaşlarımıza "böyle gol mü yeni lan" diye çıkıştığımız türden goller.
maçın başında bobo ayağının dışıyla vurmayıp sağlam bir vuruş yapsa ve gol atsa, belki arkamıza yaslanarak farka koşan bir maç izleyecektik, ama tipik beşiktaş savunması hatası ile bir gol yenildi. yani beşiktaş iyi hucumcuları ile maç kazanıyor kendi defansına rağmen. baki, tandoğan ve üzülmez'in bu takımda işi yok arkadaş. hadi üzülmez kaptandır vefa falan diyelim, kulübede beklesin ama baki ve tandoğan sezon sonu gönderilmeli.
beşiktaş özellikle tello ve delgado'nun son maçlardaki performanslarını sahaya koymamalarından olumsuz etkilendi ve önceki maçlara göre kötü oynadı. ama buna rağmen çok pozisyon buldu, pekçok topu murat şahin çıkardı, 2 topu savunma çizgiden çıkardı. kalede oğuz olsaydı(!) maç 7-8 olurdu herhalde?
başta cisse olmak üzere, holosko ve nobre beşiktaş'ı ayakta tutan isimlerdi.
cisse gol atmaya alıştı, top kapıyor delgado'nun etkisiz gününde çok iyi paslar attı.
nobre her geçen gün daha iyi oluyor, bu adamın bu halini gördükçe ertuğrul'a bir kez daha serzenişte bulunuyoruz, koca ilk yarıda bobolu tek forvet oynattın takımı. nobre hem rakibi yıpratıyor hem de yarattığı boş alanlarla beşiktaş'ın çok pozisyona girmesine inanılmaz destek oluyor. gol atmasa da yıpratıcılığı yeter.
holosko, 4-3-3 gibi bir sistemde müthiş işler yapıyor. kendisine transferine karşıydım ve yine söylüyorum, bu adamdan 4-4-2 sisteminde bobo'ya partner olmaz, ancak 3'lü oynarsınız faydalı olur, ertuğrul hoca doğruyu yapıyor ama bu defa serdar özkan kulübeye gidiyor, üstelik bu defans oyuncuları ile her maç zorluk yaşıyoruz. yani defans sorunu bir hallolsa, her maç 3-4 gol izleriz beşiktaş'tan. golü yiyince takım haliyle ne kadar disiplinden kopmasa da panik yaşıyor.
bobo geçtiğimiz haftalardan daha iyiydi ama yine de yetersizdi.
rico paşa girdikten sonra kötü değildi zaten çok yorum yapacağımız kadar sürede sahada kalmadı. golünün dışında, 2 pozisyonda sağlam paslar atabilse kontraataktan maç 4'e, 5'e giderdi.
beşiktaş defansının kötülüğüne, delgado ve tello'nun önceki maçlara oranla etkisizliğine rağmen bol pozisyon bularak kazandı, formda bir tello delgado ikilisi olsaydı çok daha muhteşem bir maç izleyebilirdik.
beşiktaş, üzerinde bulunan 3 takıma da mağlup olmasına rağmen, birinin 1, birinin 2, birinin 3 puan gerisindedir. 3 maçı da alsa demek ki bu günlerde "beşiktaş ligi bitirdi" diyebilirdik. üstelik bu maçların ikisini öne geçtiği halde kaybetti.
derbide görmek isteyenler, galatasaray maçında nasıl bir kornerden ve olmayan bir penaltıdan gelen golleri unutmuş, fenerbahçe maçında yine 4-5 kaleciyle karşı karşıya pozisyon kaçıran tarafın beşiktaş olduğunu unutmuş gözükmekteler, hatırlatalım istedim.
bir anektod ise, geçen haftaki 5-0'lık maçtaki oğuz dağlaroğlu'nun performansını bu maçtaki murat şahin'in performansını iki maçı da izleyenler bir kez daha analiz etsinler bakalım. geçtiğimiz yıllarda bir konyaspor-fenerbahçe maçında, ogün temizkanoğlu'nun hem ofsaytı bozduğunu hem de toptan kaçtığını bilirim. nedense(!) öyle bir hatırladım.
murat şahinle bir kez daha gurur duyduk beşiktaşlı taraftarlar -seyirci değil- olarak. ertuğrul sağlam'a da bir kez daha düşündürtmüştür umarım "hakan ve rüştü var sana ihtiyacım yok" cümlesini.
bu sezon beşiktaş'ın tüm lig maçlarını izledim -gayet normal olaraktan * -, fenerbahçe ve galatasaray'ın da 5'er, 6'şar maçı hariç tüm lig maçlarını izledim. dikkat çeken bir nokta var, beşiktaş taraftarı -seyirci değil!- kadar şampiyonluk tezahüratı yapan taraftar yok. inanmışlık bağlamında sanki rakip taraftarlarda daha bir umutsuzluk var.
sezon başındaki favorim galatasaray'dı, kalli bir şey yapmazsa galatasaray'ın şansını yine büyük görüyorum ancak, defansımız adam olursa beşiktaşımız rahat şampiyon olur. sağlı sollu ataklar, sağlı sollu isabetli ortalar, bol pozisyon. hani iyi orta gol getirir olayını yaşıyor beşiktaş.
beşiktaş bu performansını sürdürdükçe hangi seyirciler (!) kudurarak birbirlerine saldıracak, hep beraber eğlenerek, izleyeceğiz.
bir başka beşiktaş maçında görüşmek üzere esen kalın...