kemalizm bir ucubedir

entry78 galeri
    41.
  1. Kemalizm bugün hangi noktada ona bakmadan yorum yapanlar olmuş. mustafa esat bozkurt ve nejdet sançar gibi yazı yazan insanların "atatürk ihtilali" ve "atatürkçülük meselesi" üzerine yazılan yazıları okumanızı tavsiye ederim.

    kemalizm hangi noktadadır peki. Benim görüşüme göre nerede olduğu belirsizdir. kendilerine göre soldadırlar. ortanın solu. bülent ecevitten çıkmıştır bu da. hatta bazıları ismet paşanın da belirttiğini yazar. 1960'lardaki o marx rüzgarı nedeniyle mahir çayan gibiler kendine kemalist demişlerdir. ancak mustafa kemal paşa bir sol yanlılığı olmamıştır.

    "Biz ne bolşeviğiz ne de komünist; ne biri ne diğeri olamayız. Çünkü, biz milliyetperver ve dinimize hürmetkarız." ve nice komunist karşıtı görüşleri, ayrıca bu marx ve lenin karşıtlığıdır. Ayrıca;

    "Türk, Türk olduğu için asildir. çoğumuz, büyük babamızın babasını hatırlamayız. Bütün soy gururumuzu, Türk olmanın içinde buluruz." gibisinden lafları söyleyenden solcu bir fikir adamlığı veyahut kemalistlerin anladığı manada bir sosyalist devrimci olamaz.

    atatürk'ün ilkeleri olan; halkçılık ve devletçiliktir karıştırılan. izmir iktisat Kongresinden sonra ortaya atılan karma ekonomik bir düzen olan devletçilik çağın getirdiğidir. artan proleter hareketlerin ülke içinde husursuzluk çıkarmamasına ve iktisadi gelişmenin tabanı olan sermayeci liberal serbest ekonominin devlet eliyle kontrolüdür. Sosyalizm ise serbest ekonomi istemeyen bir felsefe güder ve ortak sermayecidir.

    halkçılık ilkesi ise sosyal tabakalaşmaya neden olan durumların kanun ile düzenlenmesidir. kanun önünde herkesin eşit hakka sahip olması gibi uygulamalar örnek verilebilir.

    Atatürk zamanında var olan kemalizm; karma ekonomi güden, türk milliyetçisi ve sol manada ki bolşevikleri sevmeyen bir yapıydı. ancak bülent ecevit'in dalkavukluğu sayesinde sola yakınlığı iyice artmıştı.

    deniz gezmiş ve mahir çayan gibi marksistlerin atatürk'ü savunmalarına ibrahim kaypakkaya gibi has solcular tepki göstermişlerdi. haklıydılar. Marksist manifesto her halka eşit hak sunan bir felsefedir. Ancak mahir çayan bu k*rt sorunu gibi azınlık sorunlarının toz pembe misak-ı milli içinde çözülebileceğini sanıyordu.

    Atatürk ne yapmıştı peki. https://galeri.uludagsozluk.com/r/817297/+ verilen linkte ki belge gibi askeriyede ve bürokraside her zaman türk soylu olanları başa getirtmiştir. Bu sosyalizme uymaz.

    Ayrıca Çanakkale'de tamamı k*rt veya araplardan oluşan 72. ve 77. Alay'a karşı tepkisi;
    "77. Alay 1. tabur komutanı Binbaşı Mehmet Emin Bey, çarpışmalarla ilgili bilgi vermeye geldiğinde "Efendim! Yüksek katınıza çıkmaya utanıyorum. Üzülerek belirtmeliyim ki , bütün alayımız çil yavrusu gibi dağınık, savaş alanından kaçmışlardır. Bir ucu Maltepe'ye kadar gitmiştir. Alay komutanını bulamadım. Sizin Kocadere'ye gelmekte olduğunuzu haber aldığımızdan , bilgi sunmak için buraya koşup geldim!" diyecektir.
    Fahrettin Altay'ın anılarından öğrendiğimize göre tümene çoğu Kürt ve Arap kökenli askerlerden oluşan 72. ve 77. Alayların verilmesi Mustafa Kemal'in tepkisine neden olmuştu. "Mustafa Kemal Bey, Gelibolu'dan geçerken bize uğradı. Kendisini ilk defa görmüş bulunuyordum. Enerjik, muhatabına itimat telkin eden, tok sözlü, sarı saçlı, mavi gözlü , düzgün endamlı genç bir komutan. Görüştükten sonra kendisini uğurladık. Eceabat'a gider gitmez beni telefonla aradı. "Aman reis bey, bana verilen 72. ve 77. Alay askerleri Kürt ve Araptır. Bir kısmı Yezidi, Nusayri gibi savaşa karşı insanlardır. Bunları geri alsınlar. Halis Türk delikanlıları olan ve eğitimleri oldukça ilerlemiş bulunan benim eski iki depo alayımı geri göndersinler". Tehlikeli bir bölgeye böyle kıymetsiz askerlerin gönderilmesine şaşmış ve Başkomutan'a yazmıştık. Aldığımız cevap: "Artık değiştirilemezler. Çalışıp eksikliklerini tamamlasınlar"

    Yani kemalizm H.Nihal atsız zamanlarında moskofçuluk oynaması nedeniye atsız tarafından aşağılanmıştır. Ancak Atsız;

    - "Nitekim Gazi'nin kudretli şahsiyeti Türk milletine bir dilek birliği kurmamış olsaydı muhakkak ki Türkiye’de türlü türlü zümreler bulunacaktı."(Türk Irkı = Türk Milleti)
    "Ata söylüyor, biz de onunla beraber haykırıyoruz. Yeni bir Samsuna ayak bastık. Yeni bir Sakarya’dan geçerek yeni bir Dumlupınar’a ve oradan da yeni bir Lozan’a gidiyoruz. Gazinin kumandasında olarak çarpışacak olan bu ordunun muvaffakiyeti, Türk tarihinin son asırlarda cihana örnek yaptığı ikinci şaheser olacaktır.Sakarya, Dumlupınar yolu ile iktisadi kurtuluşa gidiyoruz. Sakarya, Dumlupınar ve Lozan'a gidiyoruz."(Milli iktisat)

    gibisinden yazılarından anlarsak atatürk'ü bir türk başbuğu olarak gördüğünü anlarsınız.

    Günümüzde Türkçüler ne demek zorunda kalıyorlar bu olaylar yüzünden; atatürkçülük.

    Türkçüler, Türk toplumu içinde zümre farkı olmasını istemezler. iktisadi gelişme için milli iktisat isterler.

    Bugün ise Atatürkçü denilen Türkçü zümre, kendini tamamen Türklük içinde eriten fertleri türk kabul ederken, kemalist denen solcu(!) zümre ise vatandaş olan herkesi "türküm ama k*rdüm" demesine rağmen kabul ediyor.

    Malesef Atatürk sizin anladığınız manada değildir kemalist beyler.

    "Milliyetin çok bariz vasıflarından biri dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz."

    "Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum. Böyle öleceğim. Türk birliğinin, bir gün hakikat olacağına inancım vardır. Ben görmesem bile, gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk birliğine inanıyorum, onu görüyorum. Yarının tarihi, yeni fasıllarını Türk birliğiyle açacaktır. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'ün varlığı bu köhne aleme yeni ufuklar açacak, güneş ne demek, ufuk ne demek, o zaman görülecek."

    "Hayattaki yegane üstünlüğüm, Türk doğmaktır! Muhterem milletime şunu tavsiye ederim ki; sinesinde yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki cevher-i asli'yi çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an feragat etmesin."

    Ve son olarak;

    "Ulusal varligimiza düsman olanlarla dost olmayalim. Böylelerine karsi...'Türk'üm ve düsmanim sana, kalsam da bir kisi!' diyelim" demiştir. Ancak adama bakıyorsun "Türküm ama k*rdüm ben ya dilimi de konuşmak istiyorum" diyor. Gel de bunla ulus oluştur.

    Okuyanlar anlamışsa ne mutlu, anlamayanlar içinse ne acı.
    3 ...