liz behmoaras

entry3 galeri
    2.
  1. ne zaman ve hangi psikoloji ile aldığımı hatırlamadığım;
    gününü bekliyormuşçasına alındıktan sonra unutulan, (bkz: kebikeç)e emanet edilmemiş olsa da, maruz kaldıkları toz birikintisinin dışında diğer olumsuzluklardan mahfuz bir şekilde kitaplığımı dolduran yığınla kitaptan biriydi (bkz: sevmenin zamanı)...

    yazarı liz behmoaras...

    muhtemelen siyasi tarihle haşir neşir olmamı gerektiren eğitim sürecinin şekillendirdiği algıların seçiciliği almışımdır kitabı...
    kapaktaki 1942 (II. dünya savaşı yılları) ibaresi, istanbul ve yahudi bir kız ile türk erkeğin hikayesini konu edinmiş olması, bu algılarımı tetiklemiştir.

    ne zaman alındığı meçhul olan kitabın, hasbelkader iki gün önce geldi okunma sırası...
    safi yalnızlığın iyiden iyiye kendini acımtrak bir ton ile hatırlattığı şu günlerde, okunması makul geldi heralde.

    açtım ilk sayfayı, bitireceğimi pek de düşünmediğim düşük bir motivasyonla...
    derken sayfalar sayfaları, bölümler bölümleri kovaladı.

    gerek musevilerin gözüyle sosyo-politik olayların akışına şahit olmak, gerek söz konusu dönem siyasi gelişmelerinin toplumdaki yansımalarını okumak ve gerekse de cesur bir aşk üzerinden sosyolojik bir tahayyüle uzanmak oldukça güzel ve faydalı oldu diye düşünüyorum.

    bu kitabı okumadan önce ne liz behmoaras tan haberdardım, ne de türkiye musevilerinin hikayesi bu denli ilginç geliyordu bana...

    diğer bütün kitaplar gibi bu kitap da, hocamızın ifadesiyle '' fikirlerin çatışmasından artan tortularıyla'' bilgi kırıntıları bıraktı ruhuma...

    liz behmoaras a teşekkürler...
    0 ...