Kendisini ilk dinlediğimde yabancı sanmıştım ve zaten o zamanlar dinlediğimde o gitar çalışı aklıma kazınmıştı. Sonradan araştırıp hemen; Türk olduğunu öğrenince öyle bir sevindim ki anlatamam. Kendisiyle çok ortak yönlerimiz var. O da benim gibi Chuck Schuldiner ı metalinde örnek(idol) almış. Stabwound diye bir parça yapmış ki; death metal'e yeni bir hava vermiş açıkçası. Stabwound'un gitar tabını görünce; "Lan ben bunu nasıl çalcam? hemen çalışmalara başlamalıyım(bende adettir beğendiğim müziğin gitarını çalmak bana farz)"
neyse ki; 2 haftada çalabildim şimdi aynen onun gibi çalıyorum. Bu arada bu parçayı çalabilmeniz için de sweep picking olayını aşmış zorundasınız(kendileri aşmış ben de aşmış olcam 2-3 ay içinde tamamen). Ayrıca Muhammed Suiçmez gerçekten mütevazi, nazik birisi. Gençliğe yardımcı da oluyor(mesela bana). Bir röportajında;
"Ben 90'lılarda gitara yeni başlamıştım. Babam gitarımı kırmıştı ama yılmadım kendi paramla hemen yeni bir gitar aldım. O zamanlar Death vs. gruplar dinliyordum ve o gitar çalışı gördükten sonra; "Evet! ben de böyle çalmalıyım!" dedim kendime kendime...
O zamanlar öyle çalmaya çalışırken gitar tabları uygun olmuyordu ama önemi yok onlar gibi çalmaya çalışmam bile öğrenmeme sebebiyet verdi."
Not: Doğaçlama yaptım.
Ayrıca; "O zamanlar öyle çalmaya çalışırken gitar tabları uygun olmuyordu ama önemi yok onlar gibi çalmaya çalışmam bile öğrenmeme sebebiyet verdi" şu yorumu beni gitara daha da bağladı. Neden derseniz? Death metal gitar stili gerçekten zordur uzun yıllar ister bu yüzden sabrediyorum ve bazı parçalar çalınacak gibi değil bu yüzden de kendi çapımda tablar oluşturuyorum, bu nedenle kendimi yetersiz hissederken Muhammed abimizin bu lafıyla artık aldırmıyorum. 2-3 sene içinde ben de onun gibi olacağım bu yüzden sabrediyorum. Ve kendisinin önünde eğiliyorum. O benim death metal'de sabretmeme ve bana yol göstermeye sebep oldu. O bizim gururumuz.
