ilkokul 4. sınıfta yaşadığım ve aklıma geldikçe beni hüzünlendiren hatıram.
sosyal bilgiler öğretmenimiz burcu öğretmen ''hangi ülkede yaşamak istiyorsunuz? o ülkenin kültürünü, turistik yerlerini falan araştıracaksınız. isteyen materyal de getirebilir.'' dedi.
ben aslında türkiye'yi seçecektim çünkü adana'dan başka bir şehire bir kaç gün gitmek bile çok sıkıcı geliyordu.
fakat sonra annemin önceden ispanya'ya gitmiş olduğu ve o oradan la sagrada familia'nın biblosunu almış olduğu aklıma geldi. bu yüzden ben de ispanya'yı seçtim. ispanya ile ilgili bilgiler araştırdım fotoğraflarla süsledim, konuşmamı hazırladım.
3 haziran cuma günü ödevimin sunumunu yapacaktım. sabah çok tuvaletim gelmişti ve okul binasına girer girmez tuvalete girdim. çantam şu tekerlekli olan ve ucundaki demir şey ile sürebildiğin türden bir çantaydı. la sagrada familia'nın bulunduğu poşeti çek çekli çantanın ucuna taktım, tıpkı şekildeki gibi http://galeri.uludagsozlu...e%C5%9Fhisi-koyan-doktor/
sonra da çantayı bir kenara koyup pisuvara işemeye başladım. ben tam işerken la sagrada familia heykelciğinin çantadan daha ağır olduğunu fark ettim çünkü çantam yere doğru gidiyordu tıpkı şekildeki gibi. http://galeri.uludagsozluk.com/g/la-sagrada-familia/
ben de la sagrada familia'nın kırılacağını bildiğim halde ortalığa işememek için hareket etmedim ve çabuk çabuk işemeye gayret gösterdim.la sagrada familia poşeti yere değdiğinde inşallah bir şey olmamıştır diye dua etmeye başladım. işedikten sonra gayet sabırlı bir biçimde ellerimi yıkadım. ellerimi yıkadıktan sonra la sagrada familia heykelciğinin olduğu poşete baktım ve kilisedeki tepelerin kırılıp küçük parçalara ayrıldığını gördüm.
istemsiz bir biçimde ağlamaya başladım. annemin tee ispanyalardan getirdiği heykelciği 2 dakikada halletmiştim. annem çok üzülecekti.
sınıfa gözyaşlarıyla girince herkes ne olduğunu sordu ben de kısaca anlattım. arkadaşım alp bana ver onu babam silikonla yapıştırır falangb dedi. deniz diye bi çocuk ta ''eheuheueheuhe'' dedi ben de onun yakasından tutup ''senin o tasolarını götüne sokarım hayvan oğlu hayvan'' dedim çünkü onların aksine taso oynayan biri değildim. öğretmen gelince üzülme oğlum falan dedi. sevdiğim kız da aynısını dedi bu sefer tatmin oldum.
o gün cebimde annemin yaz tatili kitabı için verdiği 10 tl kitap parası vardı bana okul çıkışı kırtasiyeden al dedi. okul çıkışı da elimde o parayla yürüyordum arkadaşlar görünce ''kanka bana verir misin 2 lira '' ''hacı bana 1.5 roketlesene kantine gidcem'' falan diyolar ben de diyorum diyorum kitap parası diye anlamıyorlar. ''kitap parası bu hayvan oğlu hayvanlar'' dedim yine anlamadılar. en son çekilsinler diye verdim parayı bana 2.5 tl kaldı.
akşam eve gelince ağlayarak anlattım la sagrada familia olayını senin canın sağolsun oğlum dedi. fakat para olayını anlatınca sinirlendi ve pazartesi günü kitap almam için yeniden 10 tl verdi.