anayasa hukukunu ve binlerce yıllık imbikten süzülüp oluşmuş hukuk nosyonunu bir yana itip, yönetmelikle düzenlenecek bir mevzuyu anayasaya sokmakta anlaşanlara karşı denecek söz kalmadı ..
madem öyle ..
madem sıkmabaş özgürlüğünü kılık kıyafet özgürlüğü adı altında anayasaya sokup hukuku katledeceksiniz.madem laikliği katledeceksiniz bunlar da bizim özgürlüklerimiz bunları sokacaksınız ki ikiyüzlü olmadığınıza inanalım dediğim özgürlüklerdir:
1- kadınların başı açık olma özgürlüğü (siz daha gülün 5 sene sonra görücem ben sizi..irandaki gibi saçınıza kezzap attıkları zaman)
2- sevgiliyle/eşle el ele yürüme özgürlüğü
3- parkta öpüşme ve içki içme özgürlüğü
4- denize girme özgürlüğü
5- nakşibendi olmama islamı farklı yorumlama veya inanmama özgürlüğü
6- başbakanın tasvib etmediği haber ve yorum yazma özgürlüğü
7- dilediği müziği dinleme özgürlüğü
8- ..
bu zihniyetin gideceği yer aşağı yukarı belli olduğuna göre, tüm bu özgürlüklerin anayasal güvence altına alındıktan sonra, ceza kanununda da yeni bir düzenleme ile ayrımcılık ve nefret suçları cezalandırılmalı..
örneğin oruç tutmayan birini döven kişi sadece müessir fiillden değil insanların oruç tutmama özgürlüğüne saldırmaktan dolayı da şedid bir ceza almalı..
aynı şekilde başı açık birine ayrımcılık yapan da..
farklı inanana veya inanmayana farklı muamele yaparak bu özgürlüğe saldıran da..
hatta en önemlisi insanların inaqnçlarına eşinin başının açık veya kapalı olmasına göre ihale dağıtanlar da bu yasa kapsamında ayrımcılık ve nefret suçundan ceza almalı.. en şiddetlisinden hem de..
razıysanız buyrun türbanı da sokun anayasaya!