bir çok ayetin yanlış anlaşılmaya açık olması

entry14 galeri
    11.
  1. hür bir adam bir köleyi öldürdüğünde hür adamı kısas edemiyorsunuz.

    anlaşılan takılınan nokta bu.

    öldüren kişinin müslüman olduğunu varsayalım:

    öldürmenin sebebi şahitler varsa irdelenir. şahitler yoksa kişinin kendisi bizzat dinlenilir.
    şüpheniz varsa aranıza mesafe koyarsınız.

    haksız yere köleyi öldürenin günahı kendinedir. yemin ediyorsa zaten yalan söylemesi durumunda allah'ın lanetini üzerine kabul etmiştir. gerçekten inanan kişi mahşer gününe de iman ettiği için olayın daha fazla üzerine gitmez. esasen müslüman "intikam almak ve kin gütmek konusunda" allah tarafından zaten uyarılmıştır. "hakkında şüphe içinde olduğunuz kişilerin işini bana bırakın" türünden birçok ayet vardır.

    klişe olacak ama kur'an'ı bir bütün olarak ele alırsanız bu tür "açık" ayetlerin müteşabih olmadığını anlarsınız. müteşabih ayetler daha çok "onlar kur'an'ı okur ama yine de anlamazlar" yada "sen tarık'ın ne olduğunu nereden bileceksin" gibi ayetlerdir... zira nasıl olurda bir insan bir şekilde kur'an'ı okumaya karar verip yine de allah tarafından kalbine iman işlenmez diye düşünebiliriz ve bunun mantıklı hiçbir açıklaması yoktur, imtihansa imtihan, kitabı okumaksa okumak... işte bu gaybdır ve bu ayete bile iman ettiğinizde gerçekten iman etmişsinizdir. tarık ile ilgili ayetler de aynı şekilde. fikir sahibi olabilirsiniz ama esasen tam olarak anlamayacağınız bir konudur. bunu da hadisle açıklamaya çalışmak aymazlıktır, sapıklıktır. ya ayete iman edersiniz, ya da etmezsiniz, ayetin yetersiz olupta hadisle tamamlanması gibi bir iddiada bulunmak düpedüz şirktir. her ayet "o haliyle yeterlidir" bunun dışındaki kaynaklar sizin örf-adet-geleneklerinize bağlı olarak seçtiğiniz şahsi şeylerdir ve genelde uygulamada farklılıklar gösterirler. yok eğer o şahsi seçimleri "ehli sünnet" yada "farz mezhep" gibi kavramlarla şirke dönüştürüyorsanız zaten müslümanın müslümanla kardeş olması durumunu tamamen rafa kaldırıyorsunuz demektir.
    2 ...