bir villanın bahçesindeydim. Karşımda dünyalar güzeli bir hatun var gencecik kutsal bakire tarzında bir hatun. saçları altın sarısı, gözleri deniz mavisi, teni inci beyazı. ağlıyor ağlıyor ve bir daha ağlıyordu onun ağlamasından gök gürültülü bir yağmur gibi yüreğime od düşürüyordu. yüreğimin ateşi milyonlarca yıllık kehribar içinde kalmış bir sinek gibi daralıyordu. gökyüzü hiç olmadığı kadar güzel kutsal bakire kadar çekici idi. bahçedeki ağaçlar cennet'en bir çınar kadar güzeldi. her şey kutsal bakire kadar güzel ve çekiciydi. devamı edep kurallarına uygun olmadığı için buraya yazamıyorum.