Üniversite hayatımdaki gerçekten en yakın dostlarımdan biri olduğunu, hep görüşeceğimizi düşündüğüm bir arkadaşımla konuştum geçenlerde.
Bir süre görüşememiştik ben okuldan mezun olduktan sonra. Birkaç ay önce yüz yüze görüşme fırsatımız oldu. Sevgilisiyle ayrılma sürecini, yaşadıklarını, sevgilisinin yaşattıklarını anlattı bana. Dehşet içinde dinledim ve hatta çok da kızdım neden bunları yapmasına izin verdin diye. Epey dertleştik.
Yine bir süre görüşmedik. Benim aramama ve mezuniyet tebriği için attığım mesaja cevap vermemişti. Birkaç gün önce aradı beni. O çocukla tekrar birlikte olduğunu, onu sevdiğini, sevgilisinin bizim görüşmemizi istemediğini söyledi. Bana karşı hislerin olduğunu düşünüyor ki bence de haklı, çok belliydi dedi. Bundan sonra görüşmek istemiyorum, saygı duymanı bekliyorum dedi.
Buna ne diyebilirim ki tabi ki sen nasıl istersen öyle olsun ama benim duygularımla ilgili söylediklerin doğru değil bunu bil dedim.
Telefonu kapattım ve birkaç dakika sonra işten çıkıp arabayla eve döndüm. Arabayı nasıl kullandım, eve nasıl geldim bilmiyorum. Çok kötü hissettim. insan nasıl bunu söyleyebilir o kadar şey paylaştıktan sonra? istersen soğuk davran arama sorma ama bu konuşma çok daha fazla acıttı canımı.
Hatta o gün kendime çok sordum: bir kız bir erkekle sadece arkadaş olamaz mı? Biraz yakın olunca böyle mi anlaşılır hep? Hatta o sinirle kendime söz verdim kızlarla bu kadar yakın arkadaş olmamaya dair.
Artık ilk anlık sinirim ve üzüntüm yok açıkçası. Ama artık pişman olsa da benim hayatımda olamayacak bir daha. Bu konuda çok netim. Her şey bir yana belki de bana en yakın, en çok benzeyen insanlardan birini kaybettim. Üzülmemek elde değil.