Yobazlarin kabul etmedigi tespit ve tescil edilen ve batida yayginlasmasi ya da yazilip cizilmesi dolayisiyla batili olarak adlandirilan degerler, batililarin tek tek nasil yasadiklarini degil; sisteme, devlete, hukuka ve insana nasil baktiklarini tasvir eder. Endustri devriminin nicin batida gerceklestigi sorusunun cevaplari, o degerlere bugun nicin batili dedigimizin de cevabidir aslinda. Herkesin kafayi soyle veya boyle taktigi kadinin cinsel ozgurlugu kavrami ele alinarak degerin ve degeri benimseyenlerin kulturden kaynakli uygulama farkliliklarinin nasil ortaya ciktigi daha rahat anlasilabilir.
Bati toplumunda endustriyel devrim oncesinde kadinlar, doguda "ya da hadi daha acik konusalim; islam dunyasinda" oldugu kadar olmasa da sinirlari daha kalin cizgilerle cizilmis bireylerdi. Bilimsel alanlardaki ilerlemeler ve kapital akumulasyonunun uretime donusturulmesi surecinde, topraksiz koylulerin isci olarak sehre goc etmesi kadinlari da sehire ve sehir ile birlikte aileden bagimsiz sosyal yasama cekti. Insanlar topraga bagli calisip yasadiklari donemlerdekinden daha ufak birimler halinde yasamaya basladilar, fakat olusan boslugu, fabrikalarda ve imalathanelerde beraber calistiklari diger isci arkadaslari doldurdu. Is gucunun ozellikle bilek gucunden bagimsizlastigi sanayi devrinde kadin isci ile erkek isci arasinda pek bir fark olmamaliydi. Kadin artik eskisi gibi agir isi yapanin erkek oldugu ogretisinden yola cikan erkegin daha fazla kazanmasi ve dolayisi ile daha ozgur olmasi durumuna karsi cikiyordu. Is ortaminda erkekle ayni haklari istedi, gelecegi hakkinda soz soyleme konusunda esit haklari istedi,ozgurluk icin erkeklerle omuz omuza mucadele verdi ve haklarina mahir oldu. Ekonomik ozgurluge sahip olmak, es zamanli olarak da genis aileler icinde yasamaktan kaynakli baskilardan uzaklasmis olmak kadina bir olcude cinsel hayatina karar vermek ozgurlugunu de getirdi. Elbette ki ayni toplumsal degisimi yasayan ama daha kutsiyetci yapiya sahip olan baska bir toplumda ayni hizda ve etkide ayni sonuclara ulasilamayabilirdi. ancak toplumsal aliskanliklarin dogudakinden ya da islam dunyasindan farkli olmasi dolayisiyla ulasilan nokta da farkli oldu. Kisacasi degerler "dogurdu"; bize hos gelen ya da gelmeyen bir sekilde. Daha iyi anlasilabilmek icin verilen bu ornek uzerinden konusmak gerekirse; esit ise esit ucret, secme ve secilme hakki, kaderini tayin etme hakki seklinde tanimlayabilecegimiz bir takim degerler butunu ile bu degerlerle edinilmis haklarin baska kulturler tarafindan farkli sekilde degerlendirilmesini; degerin kendisi olarak algilamak ya da degerlendirmek en saf tanimlamasiyla akil yolundan sapmak olacaktir.
