eşim 2 hafta önce vatani görevini Şırnak' ta tamamlayıp geldi çok şükür. istanbul'a indiği gün Suruç patlaması oldu sonra zaten malum 2 haftada onlarca şehit onlarca gazi. durmayan bitmeyen olaylar. ben sürekli tam zamanında geldin derken vicdan azabı çekiyorum aklıma hemen 2 hafta verdiğimiz şehitler geliyor. evet çok zor eşin askerde olması burada beklemek. ama şimdi diyorum ki çağırırlarsa tekrar sakın beni düşünme git savaş, çatış, ne gerekiyorsa yap arkadaşlarını yalnız bırakma. 1 kişiye bile ihtiyaçları var şimdi onların. gelelim bugüne. az önce aradım nasılsın diye. sesi bi buruk bi durgun. ne oldu dedim ağlamaya başladı birden. bugün şırnaktaki çatışmada arkadaşı şehit düşmüş. diğer arkadaşlarıyla irtibat kurmaya çalışırken onun haberini almış. ''zoruma gidiyor'' diyo. benimse yine içime ateş düştü. ya orada olsaydı o anda ben ne yapardım diye düşündüm. sonra yine vicdanım el vermedi eşleri şehit olan bu pkk pisliğine canlarını veren onlarca şehit eşi varken ben ''oh tam zamanında geldin'' diyemedim. başın sağolsun dedim sadece Allah ailesine sabır versin dedim yine kendimi o şehit olan çocuğun ailesinin yerine koydum. ağladım. aileler için ağladım. eşim için ağladım. bu boşu boşuna gencecik toprağın altına girenler için ağladım. Allahım sen ailelere evlatlarını toprağın altına veren annelere babaları dayanma gücü ver. benim gücümden al onlara ver. askerlerimiz, bu vatan için çatışan askerlerimiz sana emanet ya rabbim. sen onlara sahip çık.