artık her şeyden, herkesten vazgeçmeye, iyiden iyiye içime kapanmaya başladım.
böyle olmasını hiç istemesem de öyle yada böyle mutsuz bir hayatla lanetlendiğimi fark ettim.
keşke farklı bir insan olsaydım.
en azından kendimi bu kadar kötü biri olarak nitelendirmeseydim.
ama böyleyim. değişemiyorum.
ve eğer değişemiyorsam diğer insanları üzmeye ve onların kalplerini kırmaya hiçbir hakkım olmadığını biliyorum.
zihnim intiharın eşiğinde. tek sebep, ailem. onlar yaşadığı sürece bu fikri erteleyeceğim.
başka yolum yok. onların kalbini kırarak gitmek istemiyorum.
ancak daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum.
bu vazgeçmişlik sendromu günden güne zihnimi eritmekte.
eğer imkanım olsaydı sadece 4 yıl öncesine giderdim.
tertemiz halime.
her şeyden bir haber o halime.
ama gidemiyorum.
gidemiyorsam, ileriye dönük şeyler de düşünmekten vazgeçtim.
ailem için yarın yaşayacağım.
yarın onlar olmazsa ben de vazgeçeceğim.
bir çoğunuz tarafından bu ne kadar ironik veya asla yapamaz tarzında gelse de, yapabileceğimi bilmek benim en kötü yanım belki de.
güçlüyüm, ama vazgeçme konusunda.
iyi biri olma konusunda asla güçlü olmadım.
sanırım olamayacağım da.
beni sevenler (eğer varsa) kusuruma bakmasınlar.
böyle olmayı ben mi seçtim bilmiyorum. ama artık böyleyim.
not: bu yazının yazılmasında hiçbir kızın veya kadının etkisi olmamıştır. tamamen hayattan vazgeçiştir.
maalesef karşı cins biri için bu kadar alçalamam.