kendileri şöyle bir köşeye ayrılsın bir zahmet orada çelik-çomak oynasın. olmadı komünist/kürtçü eniklerle birlikte hareket edip amaçladıkları şeye hizmet etsin. hiç olmadı bunu yediremezler ve yaşlarından hemde başlarından utanırlarsa sosyal demokratçılık falan oynasınlar!
bunların fikir babaları NATO hemde nato tarafından verilmiş şöyle bir sıfatları var bu şahısların nato Akil Adamlar Grubu... bunlar 2009 yılında brüksel de 3-5 avrupalı aristokrat-barışçı-insansever-liberal-demokrat adamla buluşup "tc yi nasıl bölelim" münazarasını yapan adamlardır. Birileri kandil de birileri Ankara da yapıyor aynı muhabbetleri. kimileri erivan da kimileri paris te... değişen bir şey yok yani. bence hepiniz buluşun ortak noktanız belli çünkü. Türkiye cumhuriyetini bölmek!
peki bunlar neden "akp muhalifi"... bence en yakın dostu akp liler ve hdp liler olmalı.
aleni şekilde anayasayı çiğneyenler ve vatana ihanet edenler gözümde pkk denen örgütçülerden veya ak denen ihanet çemberinden cemaat denen şer güçten farksızdır. Komünistle aynı çapta ve aynı yoldadır.
bu zihniyet kızını tecavüzcüsü ile evlendiren zihniyetle aynı zihniyettir! o derece aşağı o derece çirkindir.
bu zihniyet silaha namusunu teslim eden zihniyettir!
bu zihniyet maddiyata karakterini satan zihniyettir!
bu zihniyette olan "beyaz türk" ler kekolar kadar haindir!
bu polemikler - sidik yarışı ve "kürdistan" üzerine son yazımdır.
bunları nasıl korkutuyorlar "küytley otonomiy istemiyoy kütley o kaday aptay deyiy"... sen şimdi aşağı doğru inde neymiş ne değilmiş belki kavrarsın. vatan evladı illaki kavrar zaten.
"kürdistan" kurulsun diyen ve söyleyeceği söze 8 sayfa manifesto yazanlar için söyleyeyim. ırak kuzeyinde kurulmuş olanı var... imkanın varsa Kekoları oraya ihraç edersin... bazılarının şahsına daha önce bilezik gibi koluna takması için gerçekçi yazılar yazmıştım ancak anlamamış olacak ki hala zırvalamayla meşgul. arbutus unedo gibi olanların "kürdistan hayali" ve idealini anlıyorum kendilerine defalarca cevapta vermiş olduğum halde hala ısrarla ısırmaya çalışıyor bu çakallar.
bir Türkçü olarak Türkiye'nin en ücra köşesindeki Türkçü içinde konuşuyorum; Kendine "türkçü" diyen hiç kimse Türkiye cumhuriyeti topraklarından bir parçanın herhangi abc bir ülkeye verilmesini asla ve kata kabul etmeyecektir. Hiçbir ekonomik-iktisadi şarta, hiçbir demokratik talebe verilecek kibrit kutusu kadar toprağımız yok! Bunun tersini söyleyenlerin türkçü olma ihtimalide yok. Bunu söyleyenlerle aynı fikirde olan milliyetçi/türkçü hiçbir oluşum, kurum, dernek, yazar, siyasetçi ve fikir adamı yok!
Kürdistan denen mağaranın kurulması için bu ülkeye silahlı olduğu gibi psikolojik olarak da saldırdılar. kendi çocuklarını suça teşvik ettiler. Türklere "sizi ekonomik olarak sömürüyorlar ayrılın bu iş bitsin" psikolojisini aşılayanlar da aynı odaklardı. Kimisi dökülen kandan "analar ağlamasın" edebiyatından yola çıkarken kimileri de "ekonomik kalkınma" adı altında bölünmeye ve anayasal olarak Türk milletinin hakkı olan toprakların bütünlüğünün bozulmasına fetva verdi.
Türkçüler, Türk milliyetçileri, Ülkücüler! buna asla ve kata izin vermeyecektir. Bu fetvaya uymayacaktır bölünme ihaneti uluslararası bir projedir aç kalsak da oluk oluk kanımız aksa da yinede buna asla izin vermeyeceğiz! Türkçü ülküsüne ihanet etmeyecek edenlerin zaten "türkçü" olmadığını herkes biliyor. Bugün bölünmeyle ilgili burada yazdıklarınızın hiçbirini Türkçü bünyelere kabul ettiremezsiniz.
Çünkü Tükçüler farkında bu vatan bir defa bölünürse bire değil üçe dörde bölünür! Kürtlerin belli bir bölgeye sıkışıp kalacağını kurak topraklarda rezil rüsva olacağını iddia edenlerin politikayla siyasi analizle bu ihanetin mücadele tarihiyle uzaktan yakından ilgisi alakası bilgisi yoktur.
Öcalan'ın TOROS-AKDENiZ EYALETi dediği bölgeyi ve antalya ilinde dağlarda terörist bulundurmasının sebebini açıklasın bunu söyleyenler.
"keksiler özerklik istiyor yea keksiler çok akıllı yea bölünmek ister mi yea" ulan konuştuğun 3-5 kürdün "biz bölünmeyi istemiyoruz burada rahatız hewal" demesine kanacak kadar aptal bir adamın Türkçü olması zaten imkansız. * senden olsa olsa kürtçü olur çünkü siyasi yetkinliğin buna müsait başka bir şeye değil alperen bile olmaz senden ama çok güzel bir tkp'li olur. * çakma yiğit bulut seni türkçü postuna bürünmüş rasim ozan seni... *
Bak senin anlamadığın ne biliyor musun keko? Öcalan ve ekibi bölünme fikrinden asla vazgeçmez bu sadece politikadır. Eğer öcalan bölünme fikrinden vazgeçmiş olsaydı pkk gerçekten teslim olur silah bırakırdı. Pkk silah bırakmadı hatta hala militan topluyor dahada güçleniyor öcalan itinin "50.000 kişiyle halk savaşı başlatırım" tehdidi ayrı bir ülke düsturundan vazgeçmediğini gösterir ki zaten bu uluslararası bir komplodur vazgeçemez.
Bak senin batıdan kovarız yea dediğin ve bölünmekten vazgeçti dediğin apo ne demiş?
Sene 1991'in 9 Ağustosu. mikrofondaki şahıs bebek katili abdullah öcalan:
--Terörist Başı 1991--
Çukurova'nın yarısı kürtleşmiş durumdadır. Çukurova aslında yarı yarıya kürttür. Kısmen fellahtır, kısmen de Türktür ama bence, Kürtler giderek çoğunluğu da alacak, bir nevi yarı kürdistan eyaletidir çukurova. istanbul'da 2-3 milyon kürt var. Yani 5-6 vilayet değerinde değerinde bir çalışma alanıdır. izmir'de 2 vilayet değerinde, Konya'da bir vilayet değerinde kürt var. iç anadolu'da bir milyon; tam bir eyalet, Ege'de en az bir eyalet. Giderek antalya, burdur, isparta'da işçiler turizm sektörü dolayısıyla kayıyor, orası da öyle neredeyse Kürdistan'ın 8. eyaleti de Türkiye'dedir. 8 eyalet orada, 8 eyalet bu tarafta. Dolayısıyla böyle bir ağırlığı vardır Türkiye çalışmalarının.
--terörist başı 1991--
Yukarıdaki rakamlar güncel olarak çok daha ciddi boyutlardır. Katilin bahsetmediği Bursa, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Ankara, Yozgat, Kütahya, Samsun gibi illerde de kürt nüfusu şişirilmiştir. Gün geçtikçe dahada şişmektedir. O sebeple federasyon, otonomi, bağımsızlık... Türkiye cumhuriyeti devletinin tümden ortadan kalkması anlamını taşımaktadır sonu bağımsızlıktır.
Hadi bunları geçelim 1991 de bunu demiş senin kafaya göre 2005 de değişmiş ve otonomi demiş. Bu arada bunlar eskiden de bildirdiğim ancak senin gibi tiplerin üşenip okumadığı bilgilerdir. 1987 deki pkk kuruluş bildirisi ve parti programı ile 2005 deki kck programının birbirinin laciverdi olduğunu içerir aşağıdaki yazılar ve yazının sonunda şunu göreceksiniz pkk/kck bağımsız kürdistan'a adım adım ilerlemektedir. Otonomi bir geçiştir tıpkı Yugoslavya'da olduğu gibi.
Şimdi 1978 yılında PKK Merkez Komitesi tarafından kaleme alınan PKK Kuruluş Bildirgesinden bazı bölümleri/söylemleri inceliyoruz. Sonrasında da 2005 yılındaki KCK bildirgesini...
APO pkk'nın kuruluş bildirgesinde amaçlarının "bağımsız kürdistan" olduğunu defalarca tekrarlamış otonom/federasyon gibi üretilen çıkış yollarını ise "kürt halkına ihanet" olarak değerlendirmiştir.
--1--
Bu slogandan Kürt halkına bağımsız bir yurt, ekonomik, kültür ve siyaseti içermeyen görüşleriyle egemen ulus burjuvazisinin taleplerini kabul etmesi için yararlanırlar . Bağımsız bir Kürdistanda yerlerinin olamayacağını çok iyi bildikleri için. Özünde Kürdistanın bağımsızlık mücadelesine karşıdırlar. Azami talepleri otonom bir Kürdistandır.
--1--
--2--
Kemalizmin ufkunu kararttığı Türk aydınlarının Kürdistan gerçeğini inkara dayalı sosyal şoven tezleri, Kürt aydınlarını erkenden bu akımlardan kopmaya ve ülke gerçeğini araştırmaya yöneltti. Bu nedenle Kürdistanı bir ülke olarak tanıma ve marksizm-leninizmi bu ülkenin tarihi ve somut yapısına bağımsız olarak uygulama anlayışının doğması fazla gecikmedi.
--2--
--3--
PKK, çöken emperyalizm ve yükselen proletarya devrimleri çağında, Kürdistan halkını emperyalist ve sömürgeci sistemden kurtarmak, Bağımsız ve birleşik bir Kürdistanda demokratik bir halk diktatörlüğü kurmak ve nihai olarak sınıfsız toplumu gerçekleştirmek amacındadır.
--3--
--4--
PKK, Program, Manifesto ve burada dile getirdiği görevlerinin altından başarıyla çıkmanın, ancak marksizm-leninizme, dünya sosyalist devriminin güçlerine, halkımızın direnmelerle dolu tarihi mirasına ve bugün kazanmak için gösterdiği cesarete dayanmakla mümkün olacağına inanır. Büyük bir dünya savaşı olmadan da, Vietnam, Küba, Mozambik, Gine ve bir dizi sayıca küçük halkların tek tek girdikleri ve muzaffer oldukları ulusal bağımsızlık savaşları, Kürdistan halkının sürekli ilham kaynağıdır. Zafer mümkündür, ama bunun için cesaret gereklidir.
--4--
--5--
Disiplin, fedakarlığı, alçak gönüllülüğü, marksizm-leninizme ve devrimin zaferine sonsuz inancı, örgüte, göreve ve kolektif güce bağlılığı, emperyalizme, sömürgeciliğe ve işbirlikçilerine karşı savaşmayı kendi yaşamı haline getiren, ancak proleter sınıfa bağlı olan, vatanın ve halkın çıkarları için mücadele eden, bu mücadelede kişisel kazanç ve kayıpları düşünmeyen, proleter enternasyonalizmin ve yurtseverliğin bilinçli savunucuları tüm komünistler! Nihai amacımız sınıfsız topluma varmanın zorunlu önkoşulu olan, bilimsel sosyalizmin rehberliğinde sömürgeci ve feodal komprador düzeni yıkıp, bağımsız ve demokratik bir Kürdistan yaratmak için PKK saflarında Örgütlenelim!
--5--
--6--
Sömürgeci ve feodal komprador düzenin baskısından kurtulmak, iş ve yaşam güvenliğine sahip olmak, bağımsız ve demokratik bir ülkede mutlu bir yaşama kavuşmak ve sömürüsüz bir dünya yaratabilmek için PKK önderliğinden birleşmeliyiz.
--6--
--7--
Bu baskılardan kurtulmak, aydın ve özgür bir kişiliğe kavuşmak, kendinizin ve toplumun geleceği üzerinde söz sahibi olmak en az sizin kadar özgürlüğe susamış olan Kürdistanı Bağımsız ve demokratik bir ülke haline getirmek için PKK önderliğindeki mücadeleye katılmalıyız.
--7--
--8-- Bağımsız ve demokratik bir Kürdistanda yaşamayı insanlık onuru ve yurtseverliğin kaçınılmaz bir gereği sayan, sadece bu nedenle her türlü baskı ve engelle karşılaşan tüm yurtsever ve demokratlar; PKKye yardım etmeliyiz ve onu izlemeliyiz!
--8--
--9-- Bağımsız, birleşmiş ve demokratik bir Kürdistan için ileri!
Şimdiyse 17 Mayıs 2005 tarihinde kabul edilen kck sözleşmesine bakalım.
--1--
Kürdistan içinse kendi kaderini tayin etme hakkı, milliyetçi temelde devlet kurmak değil, siyasi sınırları sorun yapmadan ve sınırları esas almadan kendi demokrasisini kurma hareketidir. iranda, Türkiyede, Suriyede ve hatta Irakta oluşacak bir Kürt yapılanmasında tüm Kürtler bir araya gelerek kendi federasyonlarını, birleşerek de üst konfederalizmi oluştururlar.
--1--
PKK'nın kuruluş bildirgesinden alıntıladığım "1" numaralı içerikte otonom/konfederasyon talebinde bulunanların egemen ulus burjuvazisine hizmet ettiğini "kürdistan" da yerleri olmadıkları için "kürdistan" ın özgürlük/bağımsızlık mücadelesine karşı çıktıklarını söyleyen yine aynı Apocu siyasetti!
--2--
Demokratik Konfederalizm, Kürt halkının kendi demokrasisini kurma ve kendi toplumsal sistemini organize etme hareketidir. içte demokratik ulusu, dışta ise ulus üstü yapılanmayı ifade eder. Toplumun siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel, inanç ve mezhepsel, etnik, cinsiyet özgürlüğüne dayalı, ekolojik, komünal alandaki örgütlenmelerinin birliği ve örgütlenmiş toplumun kendi kendini yönetme organizasyonudur.
--2--
78'de "bağımsız kürdistan" diye yırtınan Mezopotamya eşeğinin bahsettiği ulus üstü yapılanma günümüzde Ortadoğu'yu tek bir merkezden yönetilen temeli sefalete ve dış dünya imparatorlarının diktasına dayanan küresel güçlerin oyunlarını daha iyi oynaması için sosyalizmden palazlandırılan ulus devlet merkezli sol stratejilerin yerini küresel ölçekli bir sol stratejinin almasını savunan bir sistemden bahseder olmuş. enteresan...
italyan olan Avrupa Birliğinde sayısız panelde söz sahibi olmuştur diğeri ise biraz daha onun yancısı gibidir. Ortak yazdıkları kitaplar vesaireler vardır. neyse ne diyorduk...
Şimdi yukarıda yorumlamamda oldukça hayalperest ve komplocu olduğum düşünülebilir o sebeple yine kck sözleşmesinden bir alıntı yapmak gerekli.
--3--
Bu Sözleşme ile birlikte Kürdistan halkının özgürlüğü de klasik ulusal kurtuluşçuluk ve isyancılıkta aranmamaktadır. Kürt halkını özgürleştirme stratejisi, esas olarak Kürt halkının demokratik toplum örgütlenmesi ve bunu komşu halklarla demokratik birlik ilişkisi içinde yürütmesi olarak ele alınmıştır. Kürt halkının özgürlüğünün güvencesi ne devlet nede devletçiklerdir. Kürt halkının özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü Kürdistan ve Ortadoğuyu demokratikleştirmektir. Koma Civakên Kürdistan projesi bu yönüyle Kürt halkını özgürleştirme stratejisidir. Bu sistemle Kürt halkı tüm potansiyellerini açığa çıkarıp gücünü zirveleştirerek çözümü herkese dayatacak ve kaçınılmaz hale getirecektir. Meşru savunma ise, bu temel stratejinin saldırılar karşısındaki koruyucu gücüdür.
--3--
1978'de sadece "kürdistan'ın ve kürt halkının" ulusal kurtuluşçusu olan Apo 2005'de tüm ortadoğu halkları için önder pozisyonuna yükselmiş ve * projesini bu yönde deklare etmiştir. Öcalan katilinin kck sözleşmesindeki söylemlerinin birçoğunun benzerine günümüz siyasi iktidarının yaptığı konuşmalarda rastlayabilirsiniz. Türkiyelileşme, Anadolu kimliğinde bütünleşme vesaire...
--4--
Katil Öcalan: Ben ulusların kendi kaderini tayin hakkını şöyle anlıyorum: Bu hak, kendi demokrasisini ve devlet olmayan kendi yönetimini kurma hakkıdır. Devlet olmayan toplulukların köylerde, mahallelerde ve şehirlerde kendi sorunlarını kendileri tartışarak kararlaştıracakları ve çözecekleri bir model kurma hakkıdır. Demokratik ulus devletin yarattığı bireye dayanmaz. Ulus-devletin yarattığı birey köledir. Devletin birey yaratması, vatandaş yaratması bütün kilitlenmelerin sebebidir. Demokratik ulus, topluluk ve bireylerin kendi yerel gerçeklikleri doğrultusunda sorunlarını tartıştığı ve çözüm ürettiği modeldir. Bizim hedefimiz devlet değil, demokrasiyi kurmaktır.
--4--
siyasi fahişe Apo 1978'de "bağımsız kürdistan için mücadele edelim" diye hönkürürken ve yıllarca kendisine verilmiş plan çerçevesinde aynı idealde kan kusarken ve "bağımsız kürdistan istemeyenler haindir burjuvadır" derken 2005'de hedeflerinin devlet değil bölge genelinde "demokrasiyi" kurmak olduğunu söylemektedir. Götünde ki donu temiz tutamayan dağ ayısı kokarca bölge genelinde "halk demokrasisi" kuracakmış...Tabi KCK sözleşmesinin tümü okunduğunda amacın geçici bir süreliğine "devlet" olmaktan çıkartıldığı belli bir süreçten sonra yani Türk halkı konfederal yapıyı-durumu kabullenip alıştıktan sonra ileride "ulusun" devlet olma hakkını kullanacağını gayet net bir şekilde görüyorsunuz. Yani aslında mevcut ortama ve siyasi-politik rüzgara göre ele alınmış bir ihanet komplosu olduğunu görebiliyorsunuz.
hazır otonomi vesaire demişken yani pkk-kck'nın güncel asıl amacına değinmişken bir alıntı daha yapmakta yarar var.
--spoiler--
Ben başkanlık sisteminden yana olduğumu söylüyorum. illa ki ABD'deki başkanlık sistemi olacak diye bir şey yok. Ancak bizim olmazsa olmazımız değildir. Parlamento ya da millet bu sisteme geçelim diyorsa geçilir.
--spoiler--
Başkanlık sistemi kırmızı çizgi değil! Başkanlık sistemi teklifini müzakere edilmesi için getirdiklerini söyleyen Erdoğan, Bunu olmazsa olmaz bir şart olarak koymuyoruz, ama bu tekliften beyler rahatsız oluyor.
--spoiler--
Cumhurbaşkanlığına Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis dışından aday gösterilebilmesi yirmi milletvekilinin yazılı teklifi ile mümkündür. Ayrıca en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar toplanı birlikte hesaplandığında yüzde onu geçen siyasi partiler ortak aday gösterebilir. Cumhurbaşkanı seçilenin varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer.
--spoiler--
Erdoğan'ın başkanlık sistemi ile ilgili söylediklerini kck sözleşmesi ile örtüştürmek için...
KCK 1. bölüm genel esaslar.
--5--
Koma Civakên Kurdistan demokratik, toplumcu-konfederal bir sistemdir. Demokrasi, cinsiyet özgürlüğü ve ekolojik yaşamı esas alır. Devlet olmayan, yatay ve piramit tarzı örgütlenmiş, demokratik, siyasal ve toplumsal bir organizasyondur. Halk toplulukları iradesini komün, ocak, meclis ve kongreler ile ortaya koyar. Aynı zamanda seçilmiş ve denetlenebilir demokratik yönetimler yolu ile kendini yönetirler. Tabandan gelişen demokratik seçeneği gerçekleştirmek esastır. Topluluk demokrasisi, toplulukların eşit ve özgür bir arada yaşaması benimsenir. Her düzeyde katılımcılığı öngörür. Burada söz, tartışma ve karar topluluklarındır. içte demokratik ulusu, dışta ise ulus üstülüğü esas alır.
--5--
Bölge özerkliğe sahip olacak içte ulus dışta ise bir birliğe/federasyona bağımlı olacak.
a- Halkın onurunu ve özgürlüğünü korumak, KCK Sözleşmesi ile belirlenen demokratik halk sistemini savunmak, sözleşmeye aykırılık durumlarını gidermek ve uyuşmazlıkları çözümlemek, teslimiyet ve ihaneti yargılamak ve KCK Sözleşmesinin yargı alanında uygulanmasını sağlamak ile görevlidir.
b- Yüksek Adalet Divanı demokratik halk yargısının en üst kurumudur. Diğer yargı organlarının kararları açısından temyiz merciidir. Yüksek Adalet Divanının kararları kesindir.
c- Kongra Gel Başkanlık Divanı, Yürütme Konseyi ve KCK sistemi içinde yer alan kurum ve örgütlerden gelen dosyalara ve itirazlara bakar. Ayrıca idari-Adalet Mahkemesi ve Yüksek Halk Mahkemesinin kararlarına ilişkin bireylerden gelen itirazlara bakıp karara bağlar
d- KCK yurttaşları içinden seçilen ve mesleki ehliyete sahip yedi üyeden oluşur ve üyeler Kongra Gel Başkanlık Divanı tarafından belirlenip Genel Kurul veya ara dönem kurulu tarafından onaylanır.
e- Yüksek Adalet Divanının çalışma esasları kendi yönetmenliğince belirlenir.
--6--
PKK'nın ve APO nun yasallaşma süreci devlet eliyle desteklenmektedir.
Tabi bununla bitmiyor...
4- Halk savunma Merkezi = HPG-Hezen Parastina Gel - Otonom Bölgenin güvenlik unsuru.
5- Siyasal Alan Merkezi = DTK - Demokratik Toplum Kongresi
6- ideolojik Alan Merkezi = Bilim alan komitesi - siyaset akademisi
7- Sosyal Alan Merkezi = Kadın Komitesi - dökh
8- Öz savunma alan merkezi = Kent meclisleri - ilçe meclisleri
ve federasyon için yapılan bu yapılanmaların hepsi olgunlaşmış durumdadır. her alanda siyasi-politik olarak örgütlenmeler gerçekleştirilmiş otonomi durumunda kimin hangi bölgede görev alacağı belirlenmiştir bunun sonucu ise hızlı bir biçimde devletleşmedir. PKK/Kürt hareketinin güttüğü amaç değişmemiştir.
mevcut siyasi iradeyi Apocu siyaset yönlendirmektedir. Barış dedikleri ise bölünme-parçalanma ve emperyalist güçlerin boyunduruğu altına iyice girmek türk topraklarını parçalamaktır.. Herhangi bir ekonomik sebeple bölünelim diyenlerde bu suça ve günaha ortaktır.
soruyorum pkk/kürtler özerklik istiyor diyenlere... sadece özerklik isteyen biri kck sözleşmesine şu maddeyi koyar mı?
Ülkenin coğrafi ve etnik-kültürel özelliklerine göre ayrıştırılması ile eyalet-bölgeler oluşur ve bu temelde örgütlenerek demokratik toplum konfederalizmi sistemi içinde yer alır. Eyalet-bölgelerin karar organı eyalet-bölge meclisleridir. Meclislerin sayı ve bileşimleri nüfus yoğunluğu ve örgütlülük durumuna göre belirlenir. Eyalet-Bölge Meclislerinin üye sayılarının yarısı doğrudan o eyalette yaşayan halk tarafından serbest seçimle, diğer yarısı ise söz konusu eyalet-bölgedeki özgür toplum meclisleri ve Konfederalizmin bileşen örgütlerinin durumlarına göre uygun düzenlenmiş kota sistemi ile belirlenir. Çalışma düzeninde Kongra Gel ve Halk Meclisi sistemlerini esas alır.
Eyalet-Bölge Meclisi söz konusu eyaletteki halkın yaşamının ve mücadelesinin gerektirdiği kararları oluşturmakla görevlidir. Yılda iki kez toplanır ve gündemini tamamlayana kadar çalışır. Eyalet-Bölge Meclisi eyalet-bölge yürütmesini seçer ve faaliyetlerini denetler.
--kck sözleşmesi madde 20--
eyalet içinde eyalet? özerklik içinde özerklik?
ar yu kola?
bölünme yanlıları ve ayrılıkçılar. Kürtçüler Apo'yu, kürtçü olmayanlar AKP yi desteklesin.
Yukarıda gördüğünüz botlar batman ve diyarbakır dağlarında gezmiştir. parçalanan 4 botumun sonuncusudur ve üzerindeki toz hala batman'ın diyarbakır'ın yani benim toprağımın tozudur!
Tek bir karış vermeyeceğiz kekolar!
asla teslim olmayacağız ne akp'ye ne pkk'ya nede bölünelim diyen liberal demokratlara!
konuyla alakalı olarak bölücülere karşı yazmış olduğum diğer yazılar aşağıdadır. her türlü iddialarına ve dayatmalarına gereken cevaplar verilmiştir. ancak daha anlaşılır ve kısa bir cevap isteyen olursa kendilerine türkçü ve turancı olduğumu belirtir defteri kapatırım.