hey. epey oldu be. yani hatta tam bir yıl olalı birkaç gün oluyor en son görüşmemizin üzerinden. 6 yıldır ilk defa doğum gününü kutlamıyor olacağım. bu, yalnızca senin için olduğu kadar, benim için de bir ilk. belki daha enteresan tarafı, bugünü baştan aşağı doğum günün olduğunu bilerek yaşadığımı, aklımdan çıkarmadığımı bildiğini bilerek geçirdiğim bir ilk 30 temmuz. önceleri bu kadar farkında olmazmışım ya ben. bir kutlama telaşesi, bir acaba nasıl bişeyler yapsam? hevesiyle geçirirmişim. hiç bu kadar uzun gelmemişti mesela bir otuz temmuz. sanıyorum bu defa aramızdaki o anlamsız belirsizlik diye bir şey kalmadı. yoksa şimdiye çoktan bir şekilde yolda, cafede, sosyal meccrada yahut rüyalarımın dışında bir yerde kesin karşılaşırdık. bir yılı aşmayı bırak en fena vakitlerde dahi, ki ikimiz de biliriz bu vakitlerin ne zamana denk geldiğini, maksimum 5-6 ay uzak kalabilmiştik. mor ve ötesi bahane mi lazım? mazeretimiz mi kalmamış? gibi mucizevi sözü bizim gibiler için yazmıştı elbette. velhasıl önceden olsa, yani tamamıyla ümidimiz alıp rafa kaldırmış olmasaydık, şimdiye çeker ayrı ayrı kulaklarımızdan getirir orta yere koyardı bizi baş başa. insanın hayatı idrak etmeye çalışması ne boktan şey di mi?
velhasıl, 6 yıl evvel ilk doğum gününde şöyle bir şey paylaştığımı hatırlıyorum; "şarkı bir ayrılık şarkısı ama bu seferlik idare et; doya doya yaşamayı aklından çıkarma!" http://www.dailymotion.co...-demirkan-doya-doya_music
insanın hayatı idrak etmeye çalışması ne boktan şey değil mi? benim çoktan geçmiş olmam lazım esasında bu huylardan. ama yok, bir şekilde yaşadıklarımız arasında başa dönmeyi seviyoruz hep. yahut ben diyeyim, kendi adıma. seviyorum uzun lafın kısası. başlangıç noktasına oturtmuşum seni. her ne yaşarsam, ne kadar yaşarsam yaşayayım, takıldığım vakit hayat yolunda şekli gizli taşlara, başa dönmeyi tercih ediyorum. bilgisayar oyununa benziyor aynı evet, en son save yaptığın yerden devam edersin. save, kurtarılmış bölüm. hay ağzıma sıçayım ki kurtarılmış bölüm olarak seni belirlemişim en son. sonrası her seferinde farklı, lakin netice itibariyle aynı devam eden senaryolarla dolu.
bu defa doya doya şarkısının sözleri çok daha anlamlı geliyor. hatta, sanki o zamanlardan bu günleri görerek hediye etmişim sana.
'doya doya yaşa, yaşarsın bir defa
dokunmasın, değmesin hayat sana
doya doya yaşa, yaşarsın bir defa
hadi değsin ayrıldığımıza...!