öncelikle baş örtüsüyle turbanın nesne olarak değil de, bağlanma şekli ve zihniyet olarak farklı şeyler olduklarını anlamak gerek. ananelerimiz de takıyordu baş ortusu, kimse birşey demiyordu ki benim ananem hala takar. turban bundan ziyade tayyip erdoğan ın da dediği gibi siyasi bir simgedir. kara çarşaf gibi. biz ki siyasi ve dini simgelerden çok çekmiş bir vatanın evlatlarıyız. sağcılardan, solculardan çektiğimiz şeyi hiçbirşeyden çekmedik ki herkes bunun farkında. lakin biz bu durumu çok sevmekteyiz ki, surekli eşeliyoruz. şimdi turk- kurt, akabinde turban. siyasi simgeler meşrulaştırılmamalıdır, meşrulaştırılamaz. şimdi ne alakası var sağcıyla solcuyla turbanın diyebilirsiniz. şöyle ki, siyasi bir simge devletin içine girip meşrulaştırılırsa aynı zamanda devlet içinde de kutuplaşma olur ki olmuştur. kutuplaşmalar çatışmaları doğurur. zaten universtelerde de kimsenn umrunda değil insanların başının açık ya da kapalı olması. fakat malesef turbanın universtelerde serbest oldugu donemlerde turbanlılar pek de dersleriyle ilgilenmemişlerdir. doğru veya yanlış, universtelerdeki örgütlenmenin önüne ancak bu şekilde geçilebilmiştir. insanların rte ın eşinin turbanlu olmasına gosterdikleri tepki de bu yuzdenir ki hanfendinin de turbanla baş örtüsünün aynı şey olmadıgını bildiğini zamanında bir medya kuruluşuna söylediği "annem de baş örtüsü takardı ama onunki turban değildi" açıklamasından anlayabiliriz. siyasi ve dini simgelerin devlet içinde meşrulaşmasından korkuyorum, istemiyorum, şiddetle karşıyım.
