ŞiMDi GELELiM HADiS iMAMLARIMIZI TANIMAYA ARKADAŞLAR
1-iMAM BUHARi : Muhammed b. ismail b. ibrahim el-Buharî, h. 194 (810) yılında Buhara’da doğmuştur. On yaşlarında iken hadise karşı derin bir ilgi duymuş ve hadis ezberlemeye başlamıştır.
Memleketindeki hocalarından ders aldıktan sonra, o günün belli başlı ilim merkezleri olan Şam, Basra, Hicaz, Kufe, Bağdat ve Mısır’da tahsiline devam etmiştir.
Ders aldığı hoca sayısının bini bulduğu ifade edilir. Ezberlediği hadis sayısı ise kendi ifadesiyle, yüz bini sahih, toplam üç yüz bindir.
Kırk yıl kadar süren ilim yolculuğu sonunda Buhara yakınlarındaki Hartenk’e yerleşmiş ve h. 256 (870) yılında 62 yaşında iken vefat etmiştir.
Döneminin en büyük alimlerinden olan Buharî’nin hadis bilgisi defalarca yoklanmıştır. Bir keresinde 100 kadar hadisin sened ve metinleri karıştırıldıktan sonra Buharî’ye okunmuş ve bu hadisler hakkında ne diyeceği sorulmuştur. Buharî hepsini ezberden düzeltmiş ve soranların hayranlıklarını kazanmıştır. Bir çok kereler muhtelif kişilerce ve defalarca tekrar edilen bu imtihanlar ona alimler arasında haklı bir ün ve mevki kazandırmıştır.
Buharî telif hayatına daha öğrencilik yıllarında başlamıştır. Onun küçük, orta ve büyük Tarih, Edebü’l-Müfred, ed-Duafâ adlı kitapları yanında Kütüb-i Sitte’nin birinci kitabı kabul edilen el-Câmiu’s-Sahîh’i (Sahih-i Buharî) çok özel bir yere sahiptir.
Buharî eserini, hocası ishak b. Rahuye’nin (v. 238/ 852) “Biri çıkıp sahih hadisleri toplayan bir kitap telif etse…” işareti üzerine, büyük bir gayret ve titizlikle, ömrünün yaklaşık dörtte birini vererek meydana getirmiştir. Onun gösterdiği dikkat ve titizliğin güzel bir neticesi olarak eseri Kur’ân’dan sonra en sağlam kitap olarak islam alimlerinin beğenisine mazhar olmuştur.
Hadis edebiyatı tarihi içinde bir dönüm noktası kabul edilen Sahih-i Buharî sadece sahih yani güvenilir hadisleri toplamak maksat ve gayretinin sonucudur.
Buharî eserine 7275 hadis almıştır ve bunları konularına göre tanzim ve tertip etmiştir. Aynı hadisin çeşitli rivayetlerini bir yerde toplamak yerine, ilgili olduğu yerlerde tekrar etmek suretiyle bir hadisten birden fazla hüküm ve pratik sonuçlar çıkarılabileceğini göstermiştir.
Gerçekten bir çok yönden üstünlüklere sahip olan bu eser islam ilim çevrelerinin ve Müslüman halkın dikkatini çekmiştir. Hakkında yapılan çalışmalar iki yüzü geçmiştir.