dünya tarihinin önemli kırılma noktalarından biri olmasına rağmen mevcut eğitim müfredatı tarafından pek sallamanmayan mevzudur. bu nedenle bize her daim uzak gelmiştir...
diğer taraftan amerikan devrimi, amerika'nın popüler kültürü tarafından iyice cilalanmış ve genellikle "mağrur ve bağımsız amerikan halkının özgürlük mücadelesi" olarak lanse edilmiştir. fakat o dönemde, amerika'daki ingiliz kolonileri kültürel olarak britanya'daki atalarından pek de farklı değillerdi. bozuk bir ingiliz aksanıyla konuşur, ingiliz parasını kullanır ve bol bol çay içerlerdi... velhasıl amerikan devrimi, amerikanların ingilizlere atarlanmasından ziyade, ingiltere krallığının amerika topraklarındaki vatandaşlarıyla arasında cereyan eden bir mevzudur.
amerikan devriminin gidişhatını basitçe özetlemek gerekirse;
yeni kıtanın keşfinden sonra ingiltere ve fransa bu topraklarda koloniler kurarak, adeta monopoli oynamış ancak genişleyen kolonilerin sınırları birbirleriyle çakışınca bu durum 7 yıl süren bir ingiliz - fransız savaşına neden olmuştur. savaştan galip çıkan taraf her ne kadar ingiltere olsa da, 7 yıllık bu deniz savaşı ülke ekonomisini bir hayli yıpratmıştır. bunun üzerine ingiltere savaşın açtığı ekonomik yaraları sarmak için amerika'daki kolonilerine ağır vergiler uygulamaya başlamıştır.
işte tam bu noktada, ingiliz kolonileri "lan bizi britanya'daki evimizden edip bu ne idüğü belirsiz yere getirdiniz, şimdi de vergilerle iliğimizi kemiğimizi sömürüyosunuz. yeter be !" diyerek atarlanmıştır. yedi yıl savaşında malup olan fransızlar da bu ayaklanmayı fişfikleyince çarşı pazar karışmış sonunda amerika'ya gönderilen ingiliz avamları kraliyetin adamlarını amerika'dan kovmuştur.
amerikan devrimi sonrasında uzunca bir süre "eee bağımsızlımızı ilan ettik, tamam da şimdi ne halt yiyicez !" kafası yaşanmış, sonuç olarak, "ya ülke bu haliyle iyi aslında, şimdi kurcalayıp bozmayalım." denilerek farklı kolonilerin oluşturduğu eyalet sistemi devam ettirilmiştir.