son kararınız mı? illa alacak mısınız? peki bunları biliyor musunuz?
- genelde ayakta durması gereken herhangi bir şeyin (vazo, biblo, su şişesi, yere dik duran her şey) yere nasıl çarpacağını merak eden ufaklığınız, tabii ki merakını giderecektir.
- ayrıca ortalıkta durmakta olan bütün kabloların (televizyon, bilgisayar, modem, şarj aletleri, telefon, aklınıza gelen tüm kablolar) girdiği ve çıktığı yeri bilmek ister. eh, tabii, oradan çıkıp çıkmayacağını ve kemirilebilme potansiyelini de. **
- aynı zamanda tadım ustalarıdır. yediğiniz içtiğiniz, ulaşabileceği yerlerdeki herşeyin sizin için uygunluğunu, zehirli olup olmadığını ve kendi için uygunluğunu da kontrol eder.
- çöp kovası? unutun. orası tam bir cennettir onun için. içine düşüp debelenebileceği, yiyebileceği veya çıkarıp salonun ortasında oynayabileceği neler var orda biliyormusunuz?
- yemi, suyu, oyuncağı, kumu olan ve sevilen bir kedi, yeterince keyfi yerinde bir kedi olmayabilir. kediler vizyon sahibi hayvanlardır. bir gün gitme ihtimaline karşılık, salona ya da banyonun ortasına sizin için bağırsak emeği, g.t nuru bir hatıra bırakabilir!
- tuvalet konusundan bahsetmişken, sudan hoşlanmamaları, suya meraklı olmadıkları anlamına gelmez. açık kalan klozet kapağından büyük bir merakla içeri sarkan kedinizin dengesini kaybetme ihtimali vardır. sonra, salonun ortasında ıslak bir biçimde mavlarken yaklaşıp, kokuyu alana kadar , nereye yüzmeye gittiğini çok düşünmeyin.
- koltuğunuzu sadece oturmak için mi kullanıyorsunuz? yanlış, o koltuğun törpü ve tırmanılma fonksiyonlarından kediniz sonuna kadar yararlanacak ve size de bunu ispatlayacaktır. en geç 2-3 gün içerisinzde kenarları liğme liğme bir koltukla karşılaşabilirsiniz.
- ortalıkta unuttuğunuz kazağınız, kutusundan sarkmış olan kolyeniz, saatiniz, kitaplarınız, hatta cep telefonunuz kediciğinizin kaşınan dişleri ve sıkılmış canı için birebir oyuncaktır. zaten kısa süre içinde farkedersiniz.
- elinizin sığmadığı dolapla duvar arasıdaki o boşluk ya da tırmanmak için sandalyeye ihtiyaç duyduğunuz yerler, kedinizin oyun alanı haline gelecektir. tabii oraya düşen/duran birşeyler varsa da... kediniz kaybolduğunda, tüm mahalleyi aramaya başlamadan önce evdeki tüm yüksek yerlere ve deliklere bakmayı unutmayın!
- bu arada kediniz tam bir bumbee jumping ustasıdır ve sizin balkon kapısı, yok pencere gibi açık unuttuğunuz her durumda bunu hevesli bir sporcu kişilikle değerlendirecektir. e, ödülleri toplamak da size kalıcaktır tabii ki. * kediler her seferinde dört ayağı üstüne düşmezler ve bunu ortalama * 250 ytl lik bir veterine faturası ve kedinizle geçireceğiniz yaklaşık 1 aylık özel bakımla kendiniz de öğrenebilirisiniz.
- biraz kıskançtırlar. eve gelen giden arkadaşlarınızla pek iyi geçinemeyebilirler. ilginin ondan başka birşeye kaymasından hoşlanmazlar.
- kediniz aynı zamanda bir hava atma aracı olarak da kullanılabilir, muhtelif dernek ve kluplere * imtiyazlı giriş biletidir. görünür yerlerdeki tüm çiziklerinizi gururla taşıyın, kedisi olan ya da beslemiş olan herkes direkt "kedin mi var" diye atlayacaktır.
ha, ama kabul etmek gerekir ki, oturur vaziyette olduğunuz herhangi bir an kucağınıza tırmanıp uyuyan ya da kendini sevdirmeye çalışan, eve döndüğünüzde sizi kapıda mır mır mır diye karşılayan, yürümeye çalıştığınızda, kendi zıplama kapasitesini keşfetmek amaçlı bacaklarınıza zıplayan, ortalıkta unuttuğunuz herhangi bir şeyi bir eğlence aracı haline getirebilen bu tüy yumağı, sıcak, yumuşak hayvan dünyanın en tatlı yaratıklarından biridir.
...ama gene de bir kez daha durup düşünmek gerekir.