2002 yılında iki farklı araştırma grubunun aynı sonuca ulaştığı gerçek.
evren hızlanarak genişliyor. gerçekten hızlanıyor mu yoksa yavaşlıyor mu sorusunun cevabını doppler etkisi denilen dalga boylarındaki maviye yada kırmızıya kayma ile anlayabiliyoruz. şu ana kadar yapılan tüm ölçümler hızlandığı yönünde.
evren derken elbette bilinen evrenden söz edilebiliyor. evren nereye doğru genişliyor bunu bilmiyoruz. bilim sadece bilinebilen gerçeklerle ilgilenir. bugün bilinen evrenin sınırından 1 cm ötede ne var sorusu tamamen dini inancınızı ilgilendiren bir soru. ancak her geçen saniye o boşluğun yerini evren alarak yardırıyor.
uzayda herşey hareket halinde. dünya kendi etrafında dönerken aynı zamanda güneşin etrafında da dönüyor. aynı şekilde güneş de belli bir yörüngede hareket ediyor. elbette biz bunu hissedemiyoruz çünkü güneşin peşinden hiç ayrılmıyoruz. onunla birlikte biz de o yörüngeyi dolaşıyoruz. diğer yıldızlar da belli bir yörüngede hareket ediyorlar. ve yıldızların oluşturduğu galaksiler de hareket halinde. işte evrenin genişlemesi dediğimiz şey burada başlıyor. hareket eden galaksiler hızla birbirinden uzaklaşıyor.
gök cisimleri yeryüzünden ne kadar uzaksa yansıttığı ışık yeryüzüne o kadar geç ulaşır. bunun anlamı dünyadan yüz ışık-yılı uzakta olan bir yıldızı evimizden penceresinden seyrederken onun yüz sene önceki fotoğrafını seyrettiğimizdir. yani o yıldız 70 sene önce patlamış olabilir ama biz onu bir 30 sene daha hiçbirşey olmamış gibi seyredeceğiz.
benzer şekilde evrenin genişlemesi şu anda durmuş olabilir ama biz bunu yeryüzüne ulaşan ışınlar bize anlatana kadar, belki de milyonlarca yıl boyunca öğrenemeyeceğiz.