o zamanlar bilgisayar neyin hak getire.. internet desen adı bile yok. gazoz kapağına misket oynardık lan sokakta. ya da sakızdalrdan çıkan kartlarla duvardan atış yapıp üstüste binince kazanmaca. oyunun adına bak yalnız ! hatırlayamadım. attım.. her neyse. video denen bir alet vardı mesela. buna sahip olanların misafiri eksik olmazdı.
tamam belki yokluk günleriydi, mahrumduk bir çok şeyden ama, saftı her şey be kardeşim. insanlarda art niyet yoktu şimdiki kadar. sokakta yürünüyordu en azından geceleri. hatta mahallenin çocukları gece 12 de eve girerdi. şimdi baban bile gece sokağa çıkmaz hırsız uğursuzla denkleşmeyeyim diye !
misafirlik denen bir kavram vardı mesela. ben bir karış çocuktum ama mahallenin bütün sakinlerini bilirdim don renklerine kadar.. yok abarttım.. o kadar değildi.. ama tanırdım mesela hepsini.. şimdi kazık kadar adam oldum ama yanıbaşımdaki evde kim oturuyor onu dahi bilmem. bana kalsa hep bu zamanda yaşamak isterdim. hep o samimiyetle..