geceleri iskeleden "Yaşasın komunizm" diye bağırarak atlarken yada tuttuğum tüm balıkları denize geri atarken , insanların bana kafayı kırmış birisi gibi bakmaları hoşuma gidiyor.yada hiç tanımadığım insanlara yemek tarifleri ve denemeler göndermek hoşuma gidiyor.buğday gövdesinden düdük yapmaya bayılıyorum. nasılolsa kalbim duracak günü geldiğinde. isteklerim olmadı benim,ölürken elenie karaindroudan by the sea parçasıyla gömülmek isteği dışında.onlar büyük paralar,nüfuslar kazanırlar bense onlara gülerim.komikler.diktiğim tüm limon ağaçlarıda güler onlara.mandalina ağaçlarım portakal ağaçlarım zeytin ağaçlarım hepsi güler.seyfiye ve tayfasıda güler (seyfiye:sokak köpeğim).ve okadar gülerlerki hepsi sallanmaktan yapraklarını ve tüylerini döker.insanların birbirlerine gülümsemeleri sahtekarlığın nekadar güçlü olduğunu gösterir.plastik düşlerine sarılırlar.peşkeş tavırlarıyla dua ederler.yeni ayakkabısıyla uyuyan çocuklar şahitimdir ki farkına varamadan gidecekler.dana kemikli t bone steak kuyrugundakiler bilemeyecekler çam ağacının altında yenilen üstüne sürülen yoğurtlu ekmeğin tadını. dünyanın sahibesi sanan kibirli insanoğlu bir gün ipleri doğaya bırakacak hayvanlara ağaçlara...hani bugüne kadar paylaşmaktan sakındıkları doğadan özürdileyecek. tepkilerim depresifliğimden. mavi ye yakın olmak umuduyla.